Bahçeden İçeriye Top Atan Adam






Uzun yıllardır aynı mahallede oturmanın hoşlukları da vardır, yaratacağı boşlukları da. “Eve geldim” diye bilmek için ille de apartmanın kapısından girmene gerek yoktur, daha duraktan indiğin anda gözleri “acaba bana selam verip mi geçecek” diye bakan bir tanıdığa rastlarsın. Artık evdesindir, güzeldir. Ama her adımda aslında ileriye değil, geriye gidersin bazen. Anılarda kaybolursun.

Şimdilerde okul bahçesi olan, çocukluk dönemimizin boş arsası, yani mahallemizin “iç sahasının” önünden geçtim; o günlerde en çok sevdiğimiz zaman aralığında. Akşamüstü sadece futbola değil, arsanın dışına kaçan futbol topu için de elverişli bir saatti. Çünkü iş çıkışına denk gelir ve her kötü şutta “ağbiii” diye seslenerek topu geri atmakla görevlendireceğiniz, evine dönen sıkıcı hayat sahibi bir insanla karşılaşırdık. Artık o sıkıcı abi olma sırası bendeydi. Bahçeden dışarı kaçan topun gelişine vurmak istedim ama cesaret edemedim. Duvardan sekmesin diye eğildim, topu elimle attım içeri. Oysa ne çok severdim, ne çok taklit ederdim Adrian Ilie’nin aşırtma vuruşlarını…

Blogun ilk zamanlarında da hikâye farksız değildi, bahçenin içinde olan taraftaydım. Ama son dönemde altı gün çalışan, hatta bazı akşamlar odasını ofise dönüştüren, kalan zamanında ne yapacağına karar veremeden günü eriten; topu bahçenin dışından içeriye atmaya mahkûm olan bir adam oldum. Boşladım buraları, farkındayım. Mahcubum. Ama o duvarın dışında çok kalmayacağımı biliyorum, ne zaman olur onu bilmiyorum.

11 yorum:

  1. Sevgili Mustafa,

    Vallahi aylardir hergun bakiyoruz sayfaya, el aliskanligi bu gece yatmadan yine bakayim dedim bir umutla, cok da guzel oldu.

    Hosgeldin! Ne Besiktas'i, ne futbolu ne bizi, ne de kendini guzel yazilarindan mahrum etme lutfen :)

    Sevgiler,
    Ender

    YanıtlaSil
  2. Sağlığın yerinde olsun da dönemlik sıkıntılar o kadar mühim değil. "Feedly" ve "Sık Kullanılanlar"daki yerin değişmeyecek. Beşiktaş da aynı kanser..

    YanıtlaSil
  3. Arkadaşlara aynen katılıyorum. Ben de sık sık bakıyorum, Mustafa yazsa da, kaliteli bir futbol muhabbeti yapsak diye... Ufak da olsa bir şeyler yazsan keşke...

    YanıtlaSil
  4. yazdığını görünce yüzümü bir tebessüm kapladı :) o da yeter..

    YanıtlaSil
  5. abi başlığı açıp kaçsan da olur ya valla darılmayız :)

    YanıtlaSil
  6. Yazıyı henüz okumadım çünkü şu anda tatlı tatlı gülümsüyorum. Niyeki?

    YanıtlaSil
  7. Ooo ben de tam cay demlemistim , hoşgeldin :)

    YanıtlaSil
  8. Ooo ben de tam cay demlemistim... Hosgeldin...

    YanıtlaSil
  9. kardeşim hoşgeldin yaa..
    arkadaşın dediği gibi bir şey yazmayıp başlık açıp gitsen o da yeter, yeter ki bir ses ver..

    YanıtlaSil

Küfür, hakaret, sadece başkasının yorumunu yermek için yazmayın lütfen demiyorum, çünkü zaten yapmayacağını biliyorum! (Ooo iyi taktik ama.)