"Bielsa Yürüyor..." Şili 1 - İsviçre 0

Bu kez, eleme turlarında sahnelediği 3-3-1-3 sistemiyle sahadaydı Bielsa... Belliydi ki, İsviçre'nin "hesapsız" 3 puanı sebebiyle, bu maç tamam ya da devam maçı olacaktı. Beraberlik halinde dahi, son maçın İspanya ile oynanacağı hesap edilirse, tur şansı oldukça düşük olacaktı. Arka üçlüde yine tek "stoper" Ponce, solunda ve sağında normalde defansif ortasaha görevinde futbol hayatlarını sürdüren Medel ve Jara vardı. Önde de her zamanki sigorta görevinde Carmona... Carmona, bu sistemin en önemli kilit adamı şüphesiz... Hem hücuma gerekli desteği veriyor, hem de topsuz oyunda hemen Ponce'a yaklaşıyor...
Isla ve Vidal, ilk maçta 4'lünün kenarlarındaydı ve bu maça göre daha etkin bir oyun koymuşlardı, özellikle de Isla... İsviçre, "saçma ötesi" bir kararla 10 kişi kalınca, Bielsa'nın iyice iştahı kabardı ve çift oyuncu değişikliğiyle ikinci yarıya başladı. Vidal'ın yerine Mark Gonzalez... Bu değişim biraz "tavşan üstüne tavşan" tadındaydı ama tuttu... Bence yine de Gonzalez'in, Beausejour'un yerine dahil olması gerekiyordu. Valdivia - Suazo değişikliğini ise olumlu buldum. Hem Suazo'nun sakatlıktan çıkmış olmasıyla silik kalması, hem de Valdivia'nın, Şili'nin sık paslı ve hızlı oyununa daha uyumlu bir orta forvet olmasıyla, yerinde bir karardı... Şili, ofsayt kokan bir akında, Paredes'in müthiş çabası ve "hızlı düşünmesi" ile golü buldu, sonrasında fazlasını kaçırdı. Her ne kadar hakem hatalarıyla kazanılmış bir maç olsa da, Şili'nin "gruptan çıkma" ihtimalini yükseltmesine sevindim. Çünkü, son derece farklı ve eğlenceli bir takımlar... İspanya - Şili maçının harika geçeceği umutlarım da sürüyor...
Özellikle son bölümleri olmak üzere, güzel bir maç daha oldu. Ama Marsel İlhan sebebiyle sık sık "kanal değiştirme" tacizlerime uğradı... Nitekim, maç yazısını da Marsel - Daniel maçının oyun ve set aralarında geçiyorum... Ne de olsa, Wimbledon da "tenisin dünya kupası" bir yerde, ve orada Milli Takım tadında bir Türk var bu sefer. 0-2'den müthiş bir geri dönüş yaptı, şuan da son sette üst üste servis kırıyor, hem de servisi çok güçlü olan rakibi karşısında...

1 yorum:

ederlezi12 dedi ki...

Öncelikle Marsel ' i tebrik ederim . Şili - İsviçre maçının ilk yarısının belli bölümlerine ve ikinci yarının son dakikalarına göz atabildim . Şili nin İsviçre karşısında maçı domine etme potansiyeline hayran kaldım . Çok hızlı hücuma çıkmaları , etkili kenar forvetleri maçın izlenebilirliğini cezbetti.

Şimdi İspanya akşam kazansa son maçlarda İspanya Şili ' yi İsviçre Honduras ' ı yenerse çarşı karışabilir . Ama futbolun Adaleti varsa Şili avaraj falan dinlemez çıkar bu gruptan