Herşey Torres'e yer aramakla başladı... İsviçre karşısında "bir şeyleri yanlış yapan" İspanya'da, çözüm olarak "Torres ve Villa'yı aynı 11'de nasıl oynatırım?" sorusuna cevap aramıştı Del Bosque. Cevap olacak tek bir seçenek vardı; o da Villa'nın sol forvet oynaması... Aslında, takımda Torres'e yer aranırken, santrafor bölgesinden uzaklaştırılan Villa, o andan itibaren performansını beşe katladı... Tıpkı Honduras'a, Şili'ye karşı olduğu gibi, bu maçta da farkı yaratan Villa oldu...
Aslında Torres'de olduğu gibi, Iniesta'ya da yer arandı takımda, Sergio-Alonso ikilisini bozmadan... Xavi'nin de 10 numara gibi oynadığı 4-2-3-1 sisteminde, "sağ taraftan" başka açık bölge kalmıyordu Iniesta'ya. Barcelona'yı sıkı takip edenler bilir ki; Iniesta o bölgede hiç bir zaman etkili olamamıştır. Ancak, sol forvet olarak başladığı "A takım serüveninde", Ronaldinho'yu dahi kesmiştir genç yaşında.... Fakat asıl farkı; ortasahaya geçtiğinde yaratmış, orada "başka bir futbol" oynamıştır. Gözümdeki "150 milyon Euro değerli Iniesta", ortasahadaki Iniesta'dır.. Zaten bugün de, sıklıkla sağ kanattan sıyırıp, cepheye attı kendisini. Gol de, Iniesta'nın dar alanda paslaşarak başlattığı atağın sonunda geldi... Hani böyle durumlarda hep "gol geliyorum dedi" lafı kullanılır ya... Bunu İspanya'ya ve de Villa'ya söylersek, haksızlık etmiş oluruz. Bugün İspanya, "birazdan golü atacağım!" diyerek oynadı sürekli... Iniesta'nın içe kaymasıyla, oyunu kenarlara yaymakta "yanlız kalmasına" rağmen; hem o görevini, hem de sonunda "asli görevini" yapan David Villa için, hemen yarın heykel çalışmaları başlanmalıdır memleketinde... Barcelona, turnuva öncesi imza attırmakla çok zekice bir iş yapmıştır...
Portekiz maçın ilk görüntüsünde "sanki İspanya'yı ısıracakmış gibi" göründü. Özellikle de Coentrao'nun bu turnuvada sık sık gösterdiği bindirmelere başlamasıyla... Zaten gayet ideal bir 11'le çıkmışlardı; Ronaldo'yu daha serbest oynatmak adına orta forvette Almedia seçimini doğru buldum. Ancak sorun şuydu ki; Ronaldo bu maçta "takımını sahiplenerek" oynayamadı... Almedia'nın çıkarılıp, Ronaldo'nun orta forvete geçmesi ise ipleri tamamen İspanya'ya teslim etmekti. Tutmadığını görünce, bu kez Liedson'u sokarak, Ronaldo'yu tekrar uzak forvete çekti Queiroz... Yani bir bakıma; sırf Ronaldo'nun pozisyon değişimi için, iki değişiklik yapılmış oldu... Portekiz; şayet yukarıya oynayan bir takım olacaksa bu turnuvalarda, Ronaldo'yu kenar forvette sabit tutacak bir santrafor bulmalıdır. Hiç abartmıyorum; Makakula olsa bile çok şeyi değiştirebilirdi Portekiz adına... Belki de Fildişi maçını alıp, İspanya'nın kucağına düşmeyeceklerdi... Tabi o zaman, "liderlik için" karşılarında duracak Brezilya'ya, bugünkü gibi yine "tepkisiz" kalırlar mıydı? Çok yüksek bir ihtimal...
2 yorum:
Bence de İniesta orta saha da Xavi - Alonso ile 3 lü oluşturmalıdır. Önlerinde Villa - Torres - Pedro yer alırsa Barcelonalaşma yolunda düzlüğe çıkarlar.
Kesinlikle katılyorum. Ama Del Bosque Sergio'sundan vazgeçeceğe benzemiyor...
Gerçi şu haliyle bile; İspanya, İspanya gibi oynamaya başlamıştır..
Yorum Gönder