Zaten Hübner, Luca Toni gibi hedef santraforlar; takımın
anayasasında değişmez kaide. Mutlaka bir tane olurdu, o da en az… Hubner’den
sonra Luca Toni ve Igli Tare vardı mesela. Yakın dönemde de Andrea Caracciolo… O
Igli Tare, bugünlerde Lazio sportif direktörü olmuş; Burak Yılmaz’ı almaya
çalışıyor. Zamanında Baggio’yu köreltme direktörüydü.
Baggio’nun dolaylı olarak futbol piyasasına sunduğu asıl
büyük yıldız ise Andrea Pirlo. Pirlo’nun adı geçen diğer güzel adamlardan
yegane farkı, zaten Brescia alt yapısından yetişmiş olmasıydı. Inter aktarmalı
olarak eski kulübüne kiralanınca, Baggio ile tanıştı; yolları kesişti, mevkisi
ve hayatı değişti…
11 yıl önce tanık olup, hala daha iyisine rast gelmediğim
tarzda bir “kaleciyi geçme” çalımıyla, Juventus’a gol atmıştı Baggio. Aynı
golde şahane asistin sahibi de Pirlo’ydu.
O günlerle başlayıp; günümüze kadar uzanan bir “Pirlo gerçeği” vardır hiç şüphesiz.
Hem ufak bir kariyer hikâyesi hem de "dilenme" tadında Hayatım Futbol dergisine düştüğüm Pirlo yazısı için;
Hem ufak bir kariyer hikâyesi hem de "dilenme" tadında Hayatım Futbol dergisine düştüğüm Pirlo yazısı için;
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder