Topa Koşan Olcay Şahan

Koşmak… Gün geçtikçe daha da hızlanan futbolun olmazsa olmazı… Ancak bizim algımızda daha çok savunma tarafıyla akla gelen bir kavramdır: mücadele, formayı ıslatma vesaire… Bunlar da önemlidir elbet, ama artık herkesin yaptığı bir şeydir. “İyi takımlar” ise farkı, topa sahipken de çok koşarak yaratırlar, aynı zamanda doğru koşarak. Bugünün milli takımında pek olmayan bir şeydir bu…
sahan
Avrupa standartlarında bir orta sahaya sahip olmamıza rağmen, Andorra’yı bile ancak duran topla açabilecek kadar pozisyon kısırlığı çekmemiz başka neden olabilir ki? Doğru yere koşan olmadıkça, kusursuz pas atmaya hazır orta sahanın ne anlamı var?

Burak Yılmaz dışında hücum oyuncuların, hatta orta sahaların hemen hepsi “topu ayağına isteyen” oyuncu modeline sahipler. Durum böyle olunca, tüm odak Burak’ın üstüne toplanıyor. Bir zamanlar Tuncay vardı, aynı zamanda ikinci forvet rolüyle Nihat Kahveci… Savunmayı meşgul edecek koşuları yapan adam çoktu, haliyle pozisyon zenginliği de…
selcuk_arda_burak_684512
Olcay Şahan, 7’si tek vuruş olmak üzere –santrfor olmamasına rağmen- ligde şuana kadar 9 gole imza atan, birçok pozisyonun da doğrudan veya dolaylı olarak yaratıcısı yeni nesil bir kanat oyuncusu… Aslında özellikle Burak ve Arda’yı tamamlayacak tipte bir “topa koşan” hücumcu. Arda’nın o bireysel yetenekleriyle yarattığı zamanı değerlendirecek, Burak’ı paralel geçen bazı topları gole çevirecek bir tamamlayıcı…  Sercan Sararer, topla daha yetenekli olabilir ama milli takımın şuan ki ihtiyacı topla değil, topla buluşacağı yeri bilme konusunda yetenekli olan bir isimdir. Galiba, o da Olcay’dan başkası değildir…

9 yorum:

Basar dedi ki...

Acaba Olcay'ın Siyah-Beyaz formalı bir resmi varmı diye alta doğru baktım... "Lazım Şeyler: Olcay ve Emre Özkan" yazısına kadar bütün resimlerde üstünde kırmızı forma vardı.

Feda, değişik bir forma, çeşitlilik yaratarak gelir arttırma... tamam ama Beşiktaş'ın renkleri siyah-beyazdır!


helldoradotcom dedi ki...

...ama maalesef Olcay milli takim yerine Besiktas'i tercih eti... beyler kendimizi kandirmayalim Besiktas formasi giydigi surece ilhan mansiz gibi agziyla kus tutmadigi surece kimse milli takimda oynayamaz.. seneye burak'i al, selcuk'u al Besiktas'a koy onlar da oynayamaz... cok umurumda degil hani milli takim ama gercek bu!

helldoradotcom dedi ki...

... bir de biraz onceki yoruma eklemeyi unutmusum, gerekirse almeida'yi ve fernandes'i birlikte satip bu Alper Potuk'u almak lazim. Oguzhan ve Necip'le beraber mukemmel bir ortaha olabilirdi..

Cartalete dedi ki...

Topla uzayan orta saha...
Ben de Fernandes'i 10'a ver, Alper'i 5'e al tarafındayım.

beagle dedi ki...

Ben Alper tipi konusunda azıcık sıkıntılıyım. Maçta iyiydi ve Necip yerine merkezde defansif oynayacaksa olabilir. Ama Oğuzhan,Necip,Alper merkez 3lüsü, Oğuzhan büyük bir 10 numara evrimi geçirmedikçe verimli olmayabilir. Bize Oğuzhan'ın yanına Melovari bir sertlik gerekiyor. Onu bulamazsak ve 3 lü gideceksek de arkasına Aurelio önüne Lincoln/Sergen/Alex tarzı biri gerekir. Yani Alper ile Oğuzhan biraz aynı vasat miktarda gol atan biraz da savunma yapıp pas dağıtan pozisyonun oyuncusular.

Sorunlarımızdan biri 3lü merkezin biraz kazma kanatlarla birleşmesinden kaynaklı ofans verimsizliği. Geçen gözüme çarptı Manuel fernandez'in Beşiktaş öncesi istatistiği 160 maçta 7 gol yani 23 maçta 1 gol :))) Bizdeki şımartma ile vardığı yer ise 6-7 maçta 1 gol. Tek santrafor oynanırken savunma yapmadan oynayan bir 10 numara için bu berbat bir istatistiktir. Alex nerdeyse 1,5 maçta 1 ile Şifo Mehmet, Sergen, Lincoln gibi gerçek 10 numaralar ise 3 maçta 1 gol ile oynamışlar.

Bu takımın baştan yaratılmasında kurtulunması gereken bir bağımlılık Fernandes ve yerine skor üretemeyen bir pahalı adam değil de ya 4-4-2 ye uygun çift ciğerli bir kara adam ya da 4-4-1-1 de sondan bir önceki 1 olabilecek skorer ve ceza alanına giren bir 10 numara gerekli derim ben.

Ha bu kadar konuştuktan sonra Alper gelse döner miyim? Sağbeke Necip'i önüne Alper'i koyalım bana uyar.

planck dedi ki...

Necip topsuz oyunu, alan yerleşimini, alan kapamayı öğrenmedikçe, arkasında toraman var biri olmadıkça çok açık veririz. Necip 5 hamleden 3ünde tackle yapsa, alamadığı o 2ler bizi çok hırpalar. Üstüne gelen adamdan topu almaya çalışırsın da adamın üstüne gidip tackle denemek - şok pres haricinde - gerçekten manasız oluyor. 10 numara tacklelar da yapıyor bazen, oha diyosun nasıl çektin aldın ordan topu ama işte alanını boşalttığında da gümbür gümbür atak yiyoruz. Cenk de böyle işte, nası çıkarttın arkadaş onu dedirtirken 2 pozisyon sonra boşa çıkıyor, ertesi maç üstüne gelen topu sektiriyor vs... Sonra diyoruz ki altyapıya önem verelim, oyuncuları oynatalım, genç yetenekleri kaçırmayalım fln ama işte iki tane gerçekten taktiksel ve mental olarak işlenseler +10 yıl götürecek adamlar var elinde ama kim eksiklerini giderebilecek bu adamların? Altyapıdan eksiksiz adam gelmesini bekliyoruz herhalde.. Mami mami diyoruz 5 senedir, çocuğun 2 ay sonra sözleşmesi bitiyor, kimseden ses yok? Bırakacam futbolu arkadaş yazdıkça sinirlendim yine.

herstreamingmind dedi ki...

Biraz alakasız gelecek belki ama madem de konu burada da milli takım söylemek benim için farz oldu. Ben milli takımın içindeki ahbap-çavuş ilişkileri, yancılık, gurbetçilere yapılan ırkçılık bitmediği sürece şu gelinen hale hiç acımıyorum. Zaten milliyetçilikle alakası bile olmayan bir insan olarak özellikle futbolun ırkçılık düzeyinde milliyetçiliğe battığı özellikle gözüme batıyor. Hafta sonu havayı güzel bulunca U20 maçına gideyim dedim. Olsa olsa futbolcu yakınları, genç yetenek meraklıları falan vardır, ateşli fanatikler ve ırkçı tezahüratlar yoktur ve hiç ırkçı tezahüratlara batmadan döner gelirim diye düşünmüştüm ama orada bile ayağa kalkmayanlar Yunanlı olmakla "suçlandı". (benim için hiç sorun değil Yunanlı olmak ki Yunan denir ona zaten) Yani beni pek mutlu eden bir şey yok milli takımla ilgili. 2014'de tutacak takım elbet bulunur İtalya'yı, Arjanti'ni falan tutarım orada olmamak da çok dert değil benim için. Benim üzüldüğüm Arda, Nuri gibi böyle turnuvalarda olmayı hak edenler. Nuri gibi başka bir yol seçme şansı varken burada beraber mücadele vermeyi seçenlerin bundan mahrum kalması. Yoksa A. Avcı da zerre umrumda değil. Bütçe derdi, taraftar-medya baskısı olmayan İBB'yi ) düşürmeden ligde tutarak nasıl bu ülkenin önemli hocalarından biri oldu onu da anlamadım zaten (M. Demirkol öne sürüyor bu ülkenin önemli hocalarından olduğunu). Medya kendisini bir anda F. Terim düzeyinin bir alt leveli olarak pazarladı ve böyle bir medya desteğini en son hangi milli takım hocası bulmuştur bilmiyorum. Özetle bu kokuşmuş benim adamımcı sistem başarıyı hak etmiyor zaten ve hatta başarısızlığı hak ediyor. Bir şey için üzüleceksek bu kişisel kariyer dramları olmalı benim fikrimce.

Celal Abbas dedi ki...

Valla Avcıya karşı yargısız infaz yapmak istemiyorum ama Hollanda maçındaki o 2.yarıyı gördükten sonra ben umduumu kesmitim. o günden beri bıraktım milli takımı izlemeyi. İzlemiyorum gerçekten.

akşamki macaristan maçındaki 1-1 lik skor İstanbul Büyükşehir Belediyespor için başarıdır. başarıdır çünkü Daha fazla topa sahip olundu Hollanda maçındaki gibi v.s. v.s. Ama Milli Takım için bu sonuç başarı değildir.

Bir takımı liderliğe Bir hedefe oynatmak kim ne derse desin bence o havayı bir şekilde solumakla olur. yada sizde o potansiyel vardır sabredilir. ama Burası Milli takım. Siparişlerin tepeden indirilenlerin pişirildiği Yetiştirildği yer değildir.

beagle dedi ki...

Mehmet Demirkol'un adı geçtikçe gülme gelmeye başladı. Aslında futbola yaklaşımı çok severek programlarını izlerdim, ta ki son 2 seneye kadar. Mesela sık sık artık Burak Yılmaz'a milli takımın oyuncusu değil, Gs nin santraforu değil diyen kalmamıştır herhalde diye gülüyor. Ben de kendisine gülüyorum.Ben ve benim gibi bir sürü adam iddia ediyoruz ki Burak fundamental eksikleri ve kafa yapısı itibariyle topçu değil, ona bayıldığına göre sen de yanlış iş yapıyorsun. Allah vergisi boy, hız, bacak boyu gibi bazı avantajlarla "güvenilmez", inişli çıkışlı bir stilin şu an zirvesinde. Düştüğü gereksiz ofsaytlardan takıma kaybettirdikleri dışında bir de gol pozisyonlarında bilinçli tek vuruşu yok. Bu gazla hedefi büyük bir takıma transfer olursa da acı patlar. Ama o zaman M.Demirkol zaten Abdullah Avcı gibi başka bir balon kahraman üzerinde odaklı olacaktır.

Bir gün karşımıza yayınlamasına engel olmayacak genç oyuncu görüntüleri ile gelip cidden iki yıldıza işaret etse, mesleğe gerçekten başlamış olacak.