Öngörülemez


Dün akşam atılan ilk gol, Beşiktaş’ın tüm sırlarının sahaya dökülüşüydü. Başlangıç Oğuzhan, o yüzden güvendesiniz. Oğuzhan’ın kurguladığı atağın sonu mutlaka tünelin ışık saçan çıkışına doğru gidiyordur. Orta sahada biraz oyalandı, geriden arkadaşlarının kalabalık şekilde geldiği anda pasını çıkardı. Tam zamanında… Sonrasında asist öncesi pası atacak Fernandes’in, nadiren çabuk karar verişi… Normalde bu tip pozisyonlarda geç karar alıp, frene bastırır. Birinci ağızdan söylenene göre, bir türlü hastalığını atamadığı için uzun zamandır formsuz olan Gökhan Töre’nin nihayet hayat belirtisi verdiği ‘gol ortası’. Kalabalık şekilde hücum edildiği anda Almeida’nın ceza sahasında varlığının bile asiste dönüşmesi. Ve Olcay Şahan’ı, Olcay Şahan yapan bir bitiriş. Tek vuruşun yeterli olacağı, çabuk ve bilinçli şekilde derlenen bir atağın mükemmel sonu.

Oğuzhan Özyakup’un en büyük özelliği zaten çoğunlukla doğru karar alabilmesi ve elbette uygulaması. Ancak asıl güzelliği, bazen ortada “doğru karar” gözükmediği anda da bizzat kendi hayal gücüyle ortaya çıkardığı sürprizler. Bu da onu “öngörülemez” yapıyor. Her topu alışı ayrı bölüm, “Şimdi ne kurgulamış acaba?” diye bekliyorsun ve mutlaka da hem senin, hem de rakip için sürpriz bir şeylerle karşılaşıyorsun. Attığı golün mükemmelliği şuradan ileri geliyor, çok kolaymış gibi göründü.  Sanki üç dakika sonra topu bir daha alsa, aynısını yapacak… Şut yeteneği önemli kavram ki Beşiktaş’ta ceza sahası çizgisi dışında golle buluşma şansı en çok onda var. Yanlış hatırlamıyorsam, oyun içindeki son ceza sahası dışı golü de ondan gelmişti bir Ordu maçıyla.

Güçlü bir Gökhan Töre, Oğuzhan’a eklendiği zaman o “öngörülemezlik” hali bütün takımı sarabiliyor. Çünkü onlarla Beşiktaş, hücumda çok daha değişkenli… Ancak yine karşı tarafta “önde baskı yapmaya çalışan” bir takım olduğu gerçeği de var. Konyaspor, içeride 0-0’larla puan kaybedilen takımlarda olduğu gibi sıkı bir alan savunması yapmadı. Belki dünkü takım yine her şekilde çözüm üretebilirdi ama öyle durumlarda elde ikinci bir seçeneğin de olması gerekiyor. Mesela Almeida’nın etrafına bir ikinci forvet serpiştirilebilir… Gerekirse Ferdi kenara çekilir, ya da (evet bu önerimden sıkıldınız ama) sola atılır. Dün Ersan’a nefis bir asist yapacakken, yine soldan akmıştı…

Beşiktaş “kazanan takım” olmayı sürdürüp, zirveye oynamak istiyorsa Almeida ve Fernandes bölgelerinden en azından birinin, ekmeğini taştan çıkararak “golün oluruna bırakıldığı anlarda bile” çıkıp tabela bozması gerek. Almeida zaten genetik olarak öyle değil. O, farkına varmadan etrafına faydalı. Bu durumda bana göre ocakta, kontratını da yenileyecek gibi gözükmeyen Fernandes’le erken vedaya girişip, forvet arkasına ciddi şekilde ezber bozacak, skora katkı yapacak birini kazandırmak gerek. Batalla? Kulübüyle kanlı bıçaklı ayrılan adamlara pek ısınamıyorum. Ronaldinho? Maliyetini karşılayacak kaynak bulunursa; neden olmasın… Demo hali, 1.5 yıl damga vurdurur.

Derbi akşamında bu teknik ekibin sağlam bir analizle çıkaracağı taktiksel dokunuşlar olacaktır. Ama böyle maçlar genellikle “karakter” işi. Beşiktaş’ta sahada Oğuzhan’ın o büyük karakterli oyununa yakın takılacak birkaç isme daha ihtiyacı olacak.

32 yorum:

turkkant dedi ki...

Fernandes konusunda tam emin değilim. Batalla gibi tipik bir forvet arkası alırsan Oğuzhan'ın defansif zaafları su yüzüne çıkacak. Fernandes orta saha menşeeli bir oyuncu olduğundan, Oğuzhan daha kolay hücuma çıkıyor. Ben Atiba-Oğuzhan-Fernandes üçlüsünü üst seviye rekabet için gayet yeterli buluyorum. Sorun daha çok ön üçlüde ve geri dörtlüde.

Bence üst seviye bir takımda Olcay-Töre'den yalnızca biri oynar, diğeri kulübede bekler. Özellikle Töre'nin gol özelliği çok yetersiz. Orada bize Kewell-Nene-Kuyt tarzı pas alışverişine de katılan, tabela da yapan bir oyuncu lazım. Almeida? Aslında dakika başı gol sayısı yeterli bir oyuncu, ama dünya kupasından gelmiş, emeklilik öncesi son sözleşmesini yapmış hedefsiz bir Almeida ne kadar verim sağlar şüpheliyim (Benim adayım oraya Mame Diouf).

Keza defansta üst seviye oynayabilecek sadece bir oyuncu var: Sivok. Sağ bek, sol bek, stoper hiçbiri üst düzey değil. Yani en az iki transfer savunmaya, bir tane de öne lazım.

Ama işte esas sorun şu. Biz Almeida-Fernandes'in yerlerini doldurmaya o kadar enerji harcayacağız ki, seneye bir baktık Ali Veli, Veli Ali takım aynı seviyede. Yeni gelen üç kat daha iyi mi oynayacak? Şüpheliyim.

Bir de şu aklıma geldi. Şu an Holebas-Sivok-Egemen-Hilbert dörtlüsüyle oynuyor olabilirdik. Dördü de şampiyonluk yaşamış, milli olmuş, deneyimli... Taş gibi defans. Ama işte zamanında Fernandes'de olduğu gibi o zamanlar da başka oyuncuları beğenmiyorduk. Egemen'den tasarruf yapmak lazım, ama değil mi? Escude-Franco maliyeti Egemen + 3 milyon euro. Başka söze gerek yok.

Erdal dedi ki...

Sevgili Mustafa,
Ceza sahası dışından oyun içinde atılan son gol hatırladığım kadarıyla İnönü'deki son maçta Veli'nin G.Birliği'ne attığı ilk goldü. Böyle bir gereksiz ayrıntıyı vesile ederek ben de senin (çoğuna katıldığım) yorumlarına ilavede bulunmak istiyorum.
* Öncelikle Fernandes'ten sol kanat olmaz. Dün Ersan'a al da at dediği pozisyon haricinde ben sol ya da sağdan adam geçip çizgiye inerek orta yaptığı pozisyon hatırlamıyorum. Hatırlamıyorum da değil aslında, yok yani, senin sol kanat önerini ortaya attığın günlerden beri dikkat ediyorum. Bir de Manisa maçında muazzam bir gol atmıştı, onu da atlamayalım. Bir defa hızlı değil. İkincisi bu aralar güçlü de değil. Üçüncüsü top tekniği fena olmamakla birlikte bire birde çalımla adam geçme özelliği de kuvvetli değil. Tümer bizde oynadığı dönemlerde çok iyi yapardı o işi. Taç çizgisi ile ceza sahası yan çizgisi arasında topla buluştuğunda karşısında kademeli bir savunma yoksa mutlaka çizgiye inip içeri çevirirdi topu.
* Almeida'ya ben kızamıyorum açıkçası. Türkiye liginde her zaman iş yapacak tarzda bir forvet. Arkadaşlarına alan açıp pozisyon hazırlıyor. Dünkü ilk golde savunmayı meşgul eden oydu. Sağolsun Olcay da affetmedi. Üçüncü golde sahada bulunmamasıyla da alan boşalttığı iddia edilebilir :) Bence önemli olan Almeida'nın boşalttığı alanları doldurabilecek 10 numaramızın olmaması. Eskilerden Alex ya da günümüzden Batalla gibi. Fernandes maalesef duran top haricinde pek asist yapamıyor. Goller zaten sınırlı. Buradan senin yazıdaki fikrine geliyoruz, 10 numara pozisyonunda oynayacak oyuncunun daha fazla katkı vermesi gerek. Bursaspor ile Fernandes Batalla takası yapsak ne güzel olur.

planck dedi ki...

@Erdal

Eskişehir maçı Ömer'in golüne bir göz atmanı tavsiye ederim :)

beagle dedi ki...

Aslında konuyu Fernandez'den açtınız ama hem Olcay hem de Gökhan rakip ceza alanı ve korner arasından maç boyu kaç düzgün top kesebiliyorlar?

Kesecek pozisyon olduğunda da ters ayaklarına geldiğinden saçma sapan işler oluyor. Çift forvet oynamazsak bence de maksimum biri oynamalı. Evimizde Gökhan, deplasmanda Olcay daha mantıklı geliyor.

Huzeyfe dedi ki...

@Erdal

Ben anlamadim, Fernandesden sol kanat olmayacagina ortada oynarken soldan az orta yapmasiyla mi karar verdik?

Bizi buyuk takim olmaktan uzaklastiran sebepler acaba yonetimsel degil mi diye dusunmeye basladim Batalla Fernandes filan derken.

gökhan dedi ki...

almeida arkası olcay-batalla-töre heyecan verici bir üçlü olur, çok da keyifli olur, baya da bir gol atarız. ama oğuzhan? orta ikilide oynayamaz oğuzhan, yok öyle bir dünya. hani fernandes'de savunmaya çok yardım etmiyor ama adam sonuçta orta saha oyuncusu. orada oynamasını biliyor, nerede duracağını biliyor falan filan. batalla ise direk hücum oyuncusu. delgado gibi yani, ondan orta saha performansı beklersen çok sıkıntı yaşarsın.

ki batalla'yı alırsan takımı batalla üstüne kurman lazım. bizim elimizde oğuzhan gibi bir cevher varken takımı onun üstüne kurmalıyız.

he oğuzhan tam olarak 10 numara tanımına uymuyor. yeteri kadar gol atmaz, yeteri kadar boş alanlara koşu yapmaz bla bla bla. savunma önü için de yetersiz ayrıca.

burada bir tercih yapılmalı bana göre. ya dizilişi 4-3-3'e döndürüp hücuma iki üst düzey, orta sahayada kaliteli bir adam alınacak. adları geçtiği için söylüyorum, demba ba ve ronaldinho cuk oturur. bu üçlünün arkası için oğuzhan-veli-atiba bile yeterlidir ama veli yerine daha kaliteli bir isim alınabilir.

ya da ikinci seçenek, oğuzhan'ı dönüştürüp klasik bir on numara olmasını sağlayacağız. bunun için de çok iyi bir eğitmen lazım. geçen sene çok geyiği dönen van gaal olsaydı teknik direktörümüz, belki olur derdik ama bilic'in böyle bir özelliği var mı bilemiyorum.

sonuç olarak bana ilki daha uygun geliyor. tabi bunun için para lazım. ama para var mı bilemiyorum. duyduklarım da pek olumlu değil. iyi kötü bu seneyi atlatıp stadla birlikte atılım yapmaya bakacağız sanırım.

Erdal dedi ki...

@planck Eskişehir maçındaki asisti atlamışım, özür dilerim.
@ Kuzeyfo: Orta sahada serbest oyuncu rolünde kendini sağa sola attığı o kadar çok pozisyon oluyor ki Fernandes'in. Şu andaki pozisyonunda oynarken de gayet net görülüyor Fernandes'ten sol ya da sağ kanat oyuncusu olmayacağı. Bire birde sıfıra inip ortalayamadan geri döndüğü bir dünya pozisyon oluyor (özellikle iç saha maçlarında).
Her kanat oyuncusu sıfıra inip orta yapacak diye bir kural yok tabii, farklı özellikleriyle de ön plana çıkabilir bu oyuncular. Ama ya hızıyla, ya ortalarıyla, ya arka direk koşularıyla ve bitiriciliğiyle ya da en güzeli bunların yüksek miktarda karışımıyla ön plana çıkması gerek o bölgedeki oyuncunun. Maalesef bunlar Fernandes'te o bölge için yetersiz.
Sergen'in Fernandes hakkında "Duran toplar olmasa asisti yok" dediğini de hatırlatayım. Biraz abartılı olmakla birlikte, dediği doğru aslında. Valencia günlerinde orta sahada Barcelona'ya karşı oynadıkları bir maçta çok etkilemişti beni, ama pozisyonu 10 numara ya da kanat değil, klasik orta sahaydı. Çok uzattım farkındayım, ama ne 10 numarada oynayacak kadar yıldız, ne de sol ya da sağ kanat oynayacak yeterlilikte olduğu fikrine katılmıyorum ben Fernandes'in. Orta saha oynayacaksa o ayrı tabii.
Batalla da onun yerine alınabilecek ligi tanıyan, istatistikleri muazzam (son iki sezon ligde gol ve asistler çift haneli) ve geldiği ilk yıllara göre kendini oldukça geliştirmiş bir oyuncu. Fernandes'in yerine uygun maliyetle alınabilecekse alınsın dedik diye, dar kafalı muamelesi görmeye gerek yok.
Batalla’nın defansif olarak yetersiz olduğu fikrine katılıyorum. Ancak Oğuzhan’ın gelişimini kötü etkiler fikrine katılmıyorum. Oğuzhan’ın 10 numaraya evrilmesi bence mümkün değil. Bununla birlikte, klasik çift yönlü orta saha olabilmesi (haydi adını koyalım bir Modriç, bir Gerard olabilmesi) gayet mümkün ama bu fiziksel kalite ile değil. Yoksa pozisyon bilgisi, yer tutuşu, oyun zekası klasik orta saha için gayet yeterli. Oğuzhan'ın fiziksel kalitesini artırıp orta sahada kullanabildiğimiz ölçüde hedeflerimizi büyütebiliriz. İnşallah o yönde de gelişir. O zaman Batalla'ların defansif yetersizliğini değil hücumdaki katkılarını konuşuruz.

Övünç Şentürk dedi ki...

Ben de ceza sahası dışından Almeida'nın ceza yanını sol kısmından nadir gelişine bir vuruşunu hatırlıyordum en son ama doğru Veli'nin golüydü.

Abi şu savunmayı meşgul ediyor olayını anlamıyorum.Oraya Escude'yi de koysan birinin onu tutması gerek miyor mu ? Gekas'da bizim savunmayı meşgul ediyor.Yani olabilecek en garip savunma şekli bu.Kaç defa yazdık Almeida'nın ön direğe veya penaltı noktasına yakın olduğu her pozisyon ya gol oluyor ya büyük tehlike.Adam bunu senede 4-5 defa yapıyor sadece.Bu Olcay'ın ilk arka direk tek vuruşu değil.Hem olcay'ın hem Töre'nin orada oluş amaçları Beşiktaş'ın attığı 1.goldür.Keza Almeida'nın.Gökhan sol ayağı ile içeri kat edip orta yapıyor , Olcay ceza sahasına koşu da yapıyor ama Almeida sol açıkta veya Arka direkte kaldığı için sonuç hüsran.

İddaa ediyorum bu adam her maç 3 ön direk koşusu yapsın , Olcay gol kralı olur.

Fernandes'ten daha iyisi zaten bizim takımda var.Yazıya da konu olmuş.Ferdi çıktıktan sonra duran topları da çok daha etkiliydi Oğuzhan'ın ona göre ki Fernandes çok net bu sezonunu en iştahlı maçını oynadı.En iştahlı haliyle verimlilik puanı Oğuzhan'ın yarısı olur.

Sorumluluğu Oğuzhan'a verdiğimizde altındaqn kalkabilir mi bilmiyorum.Fernandes'in varlığı onu kafaca rahatlatıyor bence ama yapılması gereken Oğuzhan'ı orjinal mevkisi Eriksen tarzı kullanıp , topu dikine taşıyan ikinci bir adamı orta ikiliye monte etmek.Necip bunu parça parça yapıyor da istikrarsızlık konusunda master degree var çocukta.Burada yine yeni yeniden Alper Potuk'a ah vah diyorum ben.Kaçan balık büyük ...

Oğuzhan'ı da keyifle izlemeye devam seneye buralarda olmayabilir bu gidişle.

sadrazam dedi ki...

Fernandes den 10 numara kanat oyuncusu olur bence. Gökhan tam bir saatli bomba. Ne zaman ne yapacağını kestirmek çok güç. Konya Maçında bile ilk asisti yapana kadar takımın en kötüsüydü.Son hamleyi yapana kadar kendinin bile ne yapacağını bildiğini düşünmüyorum. Tamamen spontane oynuyor. Örneğin olcaya attırdığı pozisyonda, topu indirip kaleciye çalım atmayı dahi deneyebilirdi. Alternatifi Holosko. Sevimli hayaletin ritim bulması için uzun süre oynaması, hatta iyi oynaması lazım. En iyi yaptığı sağ çaprazdan attığı şutlar. Takımda şu an sağ çaprazdan onun kadar yüzdeli kaleye vurabilecek başka oyuncu yok. Ancak oyunun büyük bölümü sahada yok gibi. Topsuz oyunda yok, driplingi iyi ama birebirde istenilen düzeyde değil.
Bence Fernandes o bölgede rahatlıkla kullanılabilir. Hem yapısı gereği çizgiye çok yakın olmayacaktır. Ortaya yaklaştıkça o bölgedeki direnci artırabilecek, bekine yaklaşarak stoperlerden aldığı topla pas opsiyonu yaratıp oyun kurabilecek bir oyuncu. Takımın toplam yaratıcı gücü artacağı gibi, futbol zekasıda katlanacaktır. Her iyi kanatta aynı tip oyunu ile oynamak sizi tahmin edilebilir ve daha kolay önlem alınabilir bir takım yapar. Oysa Fernandes gibi yaklaşarak top alan ve hızlı düşünebilen bir kenar oyuncusu ile olcay ve frai gibi topsuz oyunda başarılı, sürekli defan arkasına boş koşu yapan ve defansın dengesini bozan 2 kanat oyuncusu çok daha uyumlu olacaktır.

planck dedi ki...

oğuzhanın mevkisi mc'ye ne kadar yakın olursa o kadar değerli bir oyuncu olur..

Basar dedi ki...

Benim görüşlerim de turkkant ile paralellik taşıyor.

Yöenetim fena olmayan bir takım kurdu ama çokta hata yaptı. Şu anda kadro 29 kişi. Sezer, Toraman, Franco, Dentinho, Gökhan Süzen, Uğur Boral. Bu arkadaşlara eşek yükü ile para ödüyoruz. Bir kısmına gereksiz bonservis de ödedik. Yukarıdaki isimler yerine takımda bonservissiz alınan Atiba, kiralık Motta ve Gökhan oynuyor. Bu, parayı sokağa atmak demektir, yanlış yatırım demektir. Buna hatta ve hatta Kerim Frei'yi de ekleyebilirim.

Bu arkadaşlara verilen bunca para ile daha nitelikli ve direk oynayacak 2 adam alınırdı. Hem kadro rekabeti düşen adam sayısından dolayı artardı hem de direkt oynayacak adam sayısı artmış olurdu. Bütün bunları pozisyondan bağımsız konuşuyorum. 2 arkadaşı istediğiniz pozisyona yazın. Hem bu fahiş hatayı yapıp hem de paramız yok diye ağlamak olmaz. O zaman paranı mantıklı harcayacaksın. Sizin sağlam bir arabaya ihtiyacınız varken gidip 2 araba parasına 4-5 adet ATV alıyor musunuz? Bu da aynı mantık.

Takımla ilgili tespitlerim şunlar:
1) Ersan geldikten sonra duran top golü yemeye başladık. fenerden de yeme olasılığımız fazla. (Egemen'i gönderen zihniyeti anlayamıyorum, Escude yedek, Toraman ve Franco kadroda bile değil)
2) Serdar aynı gs maçındaki gibi en zayıf halkamız. Çikolata renkli arkadaş ikinci yarıda Serdar'ı paspas etti. Muhtemeldir ki Caner-Sow ikilisi yine Serdar'ı paspas edecek (Hilbert'i gönderen zihniyeti gram anlamıyorum, kaldı ki 5 yabancı ile oynadık)
3) Fernandes daha tek top oynadı ve faydalı oldu. Şu dünya kupasını fırsat bilse de milli takıma girecek bir performans gösterse.
4) Aynı etkiyi Almeida'da da görür müyüz diye umut ettim!
5) Gökhan iyi hoş ama gole kadar yok. Sezon başı ve bu maçtaki kısmi performansı yanıltıcı. Bence transfer edilecekse iyi düşünülmeli. Transfer edilecekse Kerim neden alındı? Edilmeyecekse de Kerim neden alındı?
6) Oğuzhan varken Batalla'ya gerek yok. Klasik 10 numara anlayışına da karşıyım. Dünyada böyle bir sistem kalmadı. Bunun yerine Oğuzhan'ı her yönden daha güçlendirelim. Onda Sergenvari bir yetenek var. Yanına da hala Muhammed'i yerleştirme şansımız var. Hala daha geç değil.
7) Olcay umarım herkesi utandıracak. Yanında oynayanlar çok önemli. Oğuzhan, Fernandes, Almeida'dan 2si iyi oynasın Olcay her zaman tehlikeli olur. Gökhan'ın aksine Olcay maç kazandırabilen bir oyuncu. Sağ tarafa bence de Kuyt tarzı bir adam gerekiyor.

d.amokachi dedi ki...

Elımızde Nıang vardı. 1 sene daha rahatlıkla oynardı. Gecen sene Almeıda ıle hıc aynı anda oynayamadı hatırladıgım kadarıyla. Cogunlukla en ucta onun yerıne oynadı yada sakattı. Kuyt'ı ıyı bır Nıang ıle kıyaslamam bıle buyuk topcuydu Marsılyalı tutmalıydık.

turkkant dedi ki...

Başar'la aşağı yukarı aynı fikirdeyiz.

Şimdi şöyle de bir durum var. Cem Çıkın tweet atmıştı. Maç 3-0, 4 sarı kartlı oyuncun, haftaya derbin var. Hala kulübüne güvenip devre arası değişiklik yapamıyorsan ya Biliç'te ya Beşiktaş'ın transferlerinde ciddi sıkıntı var demektir.

Örnek Kerim Frei. Hangi akla hizmet bu adamı aldın? Toplam maliyeti 6 m. euro civarlarında. Neredeyse ilk 18'e giremeyecek. 1.70'lik minnacık bir oyuncu. O yatırımı yapacaksak, Töre'ye yapsaydık daha iyiydi.

İkincisi, burada bazı arkadaşlar, Hilbert savunmacı değil, Serdar savunmacı filan diyorlardı. Şimdi Fener maçı herkes kara kara bu Serdar'la sağ kanat paspas olur diyor. Ben geçen sene Hilbert varken böyle endişe yaptığımı hatırlamam. Ya bu adam hücum da yapamıyor, savunma da? Ne işe yarar? Ben kendisine Casper adını taktım. Sene sonu Veysel Sarı'nın sözleşmesi bitiyor. Ben olsam, hemen devre arasında Serdar+500 bin filan verir, takas yapardım. Veysel de öyle çok meziyetli bir bek değil, ama en azından güçlü, diri, hava topuna çıkabilen bir oyuncu. Mesela bu maçta o olsa böyle endişe yapmazdık sağ bekte.

Bir diğer örnek, Ömer Şişmanoğlu. Çok meziyetli bir oyuncu değil. Elimizde Mustafa Pektemek varken, daha az kalitesine ikinci bir yatırım ne kadar gerekliydi, bu da tartışılır. Şu an Pektemek ciddi bir güven kaybı yaşıyor, ki bence ısrar edilmesi gereken bir oyuncu.

Franco konusuna, Sezer konusuna zaten hiç girmiyorum. Size kısaca harcanan 11-12 milyon euro'nun özetini verdim. Bu paralara 2 net oyuncu alırdın. O yüzden Önder Özen'in oyuncu seçme becerisinden ciddi şüphelerim var.

Şimdi bu hafta sonu kaybetme ihtimalimiz kazanma ihtimalizden yüksek. Başar'ın dediği gibi, ölü toplarda kafa vurabilen 5-6 oyuncuları var. Keşke Toraman'ı bu maçta sağ bek olarak kullanabilseydik. Kafacı bir oyuncumuz artardı.

Kritik nokta Olcay-Töre'nin performansı olacak bence. İkincisi bu maç Biliç'in ne seviyede bir hoca olduğuyla ilgili de bir izlenim verecek. Bakalım sağ bekte kimi, göbekte kimleri kullanacak? Fener'in defolarından yararlanabilecek mi?

Yenilirsek şampiyonluk meselesi bizim için biter. O zaman zaten devre arasına yok Ronaldinho'ymuş, filan hiç o maceralara girmeye hiç gerek yok.

gundelikci dedi ki...

herkese merhaba,
yanlış planlama olayını herşey bir günde olmuş gibi ele alamayız, egemen bu takımdan gideli 2 sene oldu. o sürede altınsay planlama yaptı, aybaba kendine göre yaptı ve bugüne geldik. ha şu söylenebilir süreç doğru yönetilemedi. altınsay'ın neşterini tamamen yeseydi takım tam olarak ne olurdu, kim memnun kim üzgün olurdu kestiremeyiz. kaldı ki egemen'i de izliyoruz, alves gelene kadar harika top oynamışlığı yok, ki bana göre hala sıradan bir hamleli stoper, sorun alves'i getirmekte, bizde ve örneğin gs'de fark yaratacak takıma güven verecek stoper yok. oyuncu gitmek istedi, futbol sorumlusu da bu şartlar altında gitmesine izin verdi, adam gider, bu çok basit. escude bonservissiz alındı, gökhan süzen de bonservis ile sol beke alındı, sonucunu tartışmıyorum, egemen'in hem stoper hem de sol bek oynayacak hali yoktu. franco bu sene alındı ve ısrarla proje deniliyor, bugün önder özen'e görev verdiysen dediğini elinden geldiğince yapacaksın, geçmişte de teknik direktör'ün olan aybaba'nın.

oğuzhan'ın yetenekleri zaten malum ama bir konsantrasyon sorunu yaşadığı da aşikar, geçmiş maçlarda kaybolduğu çok dakika var, bunun önüne nasıl geçilir onu halletmeleri lazım. bir de yetenekli adamı at forvet arkasına mantığı gerçekten bana saçma geliyor, aynı hatayı fernandes ile yaptık zaten bir kere, kaldı ki ilk yarıda oynanan kompakt oyunda böyle bir mevkiye ihtiyaç da yok, kontrada ceza sahası ve çevresinde 5 oyuncuyla ne forvet arkası. iki yönlü oynamadığı ve fizik yetersizliğine de katılmıyorum. son maçta ve daha öncesinde de bir çok pas arası ve presle top çaldığını görüyoruz. illa ayıboğan fiziğine sahip olmasına gerek yok. oyuncuların ayakta durmasına yardımcı olan yegane kas grubu bildiğim kadarıyla core bölgesi, illa deniz barış olmaya gerek yok, atiba'ya bir bakın antrenman fotoğraflarından. ne kadar merkez orta saha o kadar kıymetli oluyor futbolcular.
fenerbahçe maçına oğuzhan'la başlamayacak bence bilic, veli zaten şu anda vazgeçilmez, atiba da yanında kısa al verlerle top yapmaya yardımcı olacak, fernandes de en az oğuzhan kadar kayboluyor ama hoca onu tutuyor, orasını bilemiyorum. fernandes'i saklayıp oğuzhan'ın sarı kartını riske etmesini buna bağlıyorum ben. konya maçı ölçü değil diye karalar bağlamanın da yeri yok, konya maçı olmasaydı da umudum vardı fb maçı için, hala da var.

sivok şu anda savunmayı öne itmekteki becerisi sebebiyle el üstünde tutuluyor ama bence tam bir arada kalmış stoper, ne yeterince caydırıcı ne de üst düzey bir pozisyon bilgisine sahip, o kontejana bir alves veya lugano'muz olsa son haftalarda beğendiğim ersan da oyununu iyice geliştirebilir.
necip, necip benim kanayan yaram, Rıza Çalımbay'dan sonra hiç bir oyuncuya bu kadar kanım ısınamaz sanırdım. ama sahada herşeyi yapabilir bir konumda, bu olumlu da olabilir, olumsuz da. ileri uçtan orta sahaya evrilen veli onca eksiğine rağmen geçti işte. her topa itiraz etmesi de toraman'dan geçti sanırım.

cochise dedi ki...

@ turkkant vd.
diğer yorumlarda benzer düşünüyoruz ama şu serdar/hilbert meselesi var ya anlayamıyorum bir türlü. Tamamen takıntı ve ön yargıdan ibaret geliyor bana. Her futbolcunun farklı yetenekleri vardır; serdar ile hilbertte ise bu farklılık dorukta ying/ying işareti gibi bir. Birinde olan diğerinde yok ama tersi de geçerli. Evet Serdar çok hızlı oyunculara paspas durumu var ama allah aşkında hilbert'in hata yapmadığı, kademeyi bozmadığı, savunmayı karıştırmadığı (kendi savunmamız) iki adım yanındakine pas atamayıp top kaptırmadığı tek maç var mı? (o kadar da değil belki ama cümleye böyle girince böyle devam etmesi gerekiyor artık :) ) Serdar iki adım top süremez, ligin en yavaş bekidir. Hilbert rüzgar gibidir, topu alır götürür vs. Ama serdarın ayağından çıkan hemen her pas yerini bulur sıkıştığı anda bile çok rahat almeidayı görür; yaptığı her orta istisnasız rakibe gitse bile tehlikeli yaratır. Hilbert yılda 2-3 iyi orta yapar. Evet Hilbert'te olan iyi özelliklerin hiçbiri Serdar'da yok ama Serdar'ında -belki daha az da olsa- iyi taraflarının hiçbiri de Hilbert'te yoktu. Hilbert'in eksikliğini Egemen+Ernst'e benzetmeyin ne olur.

Necip ise bence rolünü buldu; 60. dakka sonrası ortalığı toparlamak. Sanki tuttu gibi ...

planck dedi ki...

Necip 5-6 maç üstüste 11de çıksa sahaya bence hala değişilmez olabilir ama en büyük sorunu çabuk sakatlanıyor.

Övünç Şentürk dedi ki...

Fernandes'in ileri atılması ile Oğzuhan'ın ileri atılması aynı şey değil.

Oğuzhan'ın asıl bölgesi ofansif ortasahadır.Şimdilerde biraz daha Xavi rolüne soyundu.Ofansif orta saha rolüne ihtiyacımız var mı ? Fernandes adam gibi oynasa yok bence.4-1-2-2-1 gayet oynar bu takım zira Oğuzhan ceza sahası koşularını da en az pas dağıtımı kadar iyi yapıyor.Hücumda çoğalmakta sorun yaşanmaz.

beagle dedi ki...

Necip'in takımda "düz hatta" top sürme ve adam geçme becerisi en ilerilerden biri olduğuna katılmayan var mı? topu çizgi içinde tutarak ilerlemede bayağı yetenekli olduğuna da?

Sol tarafının dengesiz, kararlarının her zaman doğru olmadığı, süper bir ara pasçı olmadığı, duruşunun ise saha bütününe hakim olamaz şekilde olduğuna?

Koşu hızı ve kondisyonunun iyi, fiziki mücadele gücünün iyi, sağ ayağının makul, sağ ayak vuruş stilinin orta yapmaya veya çapraz şuta yeterli olmadığını düşünen var mı?

Çocuk bu özellikler iyibariyle her yönüyle menejerlik oynayanların diliyle RB - DMR belki de MR ana mevkilerim, DMC,MC hatta CB de ikincil mevkide oynarım ama parlamam diyor.

Türkçesi sağbek veya defansif sağ orta sahada parlayabilirim. Orta saha ve savunmanın kalan yerlerinde ise şöyle böyle oynarım demek.

Özellikleri Rıza Çalımbay'a en yakın oyuncumuz ama ısrarla merkezde vasat oynamaya zorluyoruz. Tabiki 1-2 sene daha savunma çizgisi veya kanat işine ısınmazsa daha sonra çok geç olacak.

Neden orada denenmediği konusunda bilgisi olan var mı? Aybaba döneminde sağ çizgide etkili bir kaç maç oynamıştı o yüzden bu söylediğim büyük bir bilinmez değil.

gundelikci dedi ki...

@beagle
zaten geçen sene karnındaki yırtık ve kaburga kırığı çıkana kadar ciddi anlamda çok iyiydi ve milli takıma da tekrar davet almıştı beşiktaş ambargosuna rağmen. bir yerde okumuştum toraman'ın abilik adı altında ezdiğini, ben zaten tüm sorununu psikolojik görüyorum, ya her topu ayağına aldığında kendini ispat derdinde yada top almaya gelirken savunmacısının yanına yapışıyor. al vere girmeyi, düz oyuncu olurum korkusuyla yapmıyor gibi sanki ama böylesi daha kötü oluyor. ciddi manada çok seviyorum bu çocuğu, geçen sene bir aracıyla fernandes'den forma isteyebilecekken, ben kendisinin formasını istemiştim, ha gelmedi o ayrı=) cidden üzüntü sebebi bu çocuk benim için.
@övünç
oğuzhan'ın ince işçiliği fernandes'den iyi zaten bunun aksini söylemedim. ama bu adam ofansif sahaysa bile içinde hep merkez var, arsenal geçmişinde de bu böyle. ben de biz forvet arkasına atmayalım diyorum, kompakt yapıda birincisi böyle bir mevkiye ihtiyaç yok, ikincisi toplu çıkarken top dağıtma becerisinden mağrum kalmanın alemi yok.

planck dedi ki...

Oğuzhan iyi amc olursa 5M€luk oyuncu olur iyi mc olursa 15M€luk oyuncu olur.

turkkant dedi ki...

planc güzel yorumlamış. Selçuk İnan, Emre Belezoğlu ilk başladıkları gibi OM olsalardı bu kariyeri yapamazlardı mesela.

Aslında acayip bir santraforumuz olsa, Bayern tarzı 4-1-4-1 bizim için ideal sistem.

Cartalete dedi ki...

İşte o acayipin açılımı "yüzdeli vuran" santrafor, yazılımında golcülük yatan biri. Mario Gomez gibi.
O zaman 4-1-4-1'le yürürsün bir şekilde. Ama Hugo'yla oynanacaksa ya arkasındaki ya da sağındaki, solundaki adamların ikisinin birden gole yakın olması lazım; geçen seneki gibi.

Ama rakiplerin bakışı geçen seneki gibi değil Beşiktaş'a. Daha tutucu oynuyorlar, puan alanlar öyle oynadı. Bu durumda kenarlarda yaratıcı oyuncu kullanmak daha mantıklı. O yüzden sıkışan oyunda Ferdi'yi sola atalım diyorum, çünkü alan savunmasında onu forvet arkasındayken yutuyorlar.
Kendini unutturup, doğru yerde olan bir 10 numara da değil, Alex gibi. Yutulduğuyla kalıyor.

tannhauser dedi ki...

ben bazı oyuncular üzerinden geliştirilen eleştirileri anlamakta gerçekten zorluk çekiyorum.

her yerde egemen'i göndermeseydik deniliyor. benim bildiğim egemen, takımda tutulmak istenmesine rağmen bayağı da bir alacağını bırakarak ayrıldı. egemen iyi bir profesyonel. daha fazla para almak için çok sevildiği bursa'yı, daha fazlası için trabzon'u, parasını almayı garanti görmediği için de bizi bıraktı. bunu eleştirel anlamda söylemiyorum. sahada her zaman yapması gerekeni yaptı. bu adam gidince yerini biriyle doldurmak gerekiyordu.

hilbert'in çok para istediği söylendi. bence istediği söylenen paraları hak edecek kadar iyi bir oyuncu değildi. yerine gelen serdar'dan önce sağ bek için farklı arayışlara girildi bildiğim kadarıyla. burada ismi zikredilen veysel sarı da bunlardan biriydi. rakamı hatırlamıyorum ama hatırı sayılır bir para istendi bu oyuncu için. o parayı hak eder mi? 3 veya 4 maçını izledim, bence alınsaydı parasının altında ezilecekti. bu ortamda yerli sağ bek olarak en iyi alternatif serdar'dı. serdar'la günü kurtarırken, seneye iyi bir sağ bek alınması durumunda kendisinden iyi bir orta saha yedeği olacağı da hesap edilmiştir sanırım.

kerim frei'ı galatasaray'a gitseydi. vaad ettiği potansiyel ve taşıdığı potansiyel dolayısıyla çok hayıflanacaktık. kerim'in varlığı gökhan töre'nin transferi konusunda elimizi güçlendirecek. ayrıca bu sezon olmasa bile önümüzdeki sezonlarda çok net pozitif özelliklerinin yanı sıra giderilemeyecek defoları olan olcay'ın yerine kadroya gireceğini düşünüyorum.

tannhauser dedi ki...

fenerbahçe maçını belirleyecek birkaç etken var. ilki çok detaylı bir şekilde ekşi beşiktaş'taki bir yazıda ifade edilmiş: http://eksibesiktas.blogspot.com/2013/11/faul.html hakemin majör kararlardan ziyade minör kararladaki performansı belirleyici olacak. tipik ersun yanal takımı dayaklarına taviz verirse maçın ucu da tadı da kaçar. 3-3'lük gençlerbirliği maçındaki ilhan gibi isyankar bir oyuncu, tek bir oyuncu olsa çok da düşünmem.

ikincisi kondüsyon ve konstantrasyon. biz çok koşuyoruz ama oyuncuların oksijen sarfiyatı ve tecrübe eksikliği ikinci yarılarda düşmemize sebebiyet veriyor. gs maçını bu yüzden verdik. bir drogba'nın konsantrasyonu, bir bruma'nın arzusu o maçta bizi bitirdi resmen. şimdi ikinci yarıları ve son dakikaları çok açık bir şekilde iyi oynayan fenerbahçe'ye karşı asıl mücadelemizi ikinci yarıda göstermek zorundayız. ilk yarı işi bitirelim mantığıyla girersek ikinci yarı fişi çekilmiş bir oyun oynamak durumunda kalabiliriz.

oyuncu oyuncu inceleme yapmak işi uzatır. totalde takım olarak baktığımızda biz fenerbahçe'ye göre daha derli toplu, daha takım oynayabiliyoruz. oynuyoruz değil, "oynayabiliyoruz. belli maçlar ya da belli maçların belli bölümleri bunu gösterdik. fenerbahçe'nin bizim trabzon maçı gibi, bursa maçı gibi ya da konya maçı'nın ilk devresi gibi oynadığını hatırlamıyorum. bu tarz bir oyun ortaya koyarsak fenerbahçe'ye en ufak bir şans vermiyorum.

bence maçın kilit oyuncuları iki gökhanlar olacak. hangisi diğerine üstünlük kurarsa maç takımına getirir. töre kaldığı yerden devam etmeli.

tannhauser dedi ki...

ha bir de konya maçında almeida'nın oğuzhan ve olcay arasındaki pas alışverişine akıcı bir şekilde dahil olabilmesi çok hoşuma gitmişti. kimse yazmamış ben yazayım. almeida'yı sevebilmek için bahane arıyorum :)

Unknown dedi ki...

Hocam Oguzhan'in bu sezon vurur gibi yapip Almeida'yi karsi karsiya biraktigi ve golle sonuclanan pozisyonu vardi, bu haftaki macta yine vurur gibi yaptiginda benim de bence kalecinin ve defans oyuncularinin da aklina ayni pozisyon geldi ve yine aynisini yapacagini dusunduler ama yanildilar.. Yildiz oyuncuyu yildiz yapan en onemli ozelliklerden birisi bence bu "unpredictable" olmak ayni attigin baslik gibi..

Bu sezon ilk defa Oguzhanli bir derbi macina cikicaz, bana gore bu mac Oguzhan'in gelecegine isik tutacak maclardan birisi olacak, skordan bagimsiz sadece oyununu izlemeye calisicam, sorumluluk almasi gereken bir mac, Fernandes'in bu tur maclarda cok on plana ciktigini soyleyemeyiz hatta Sifo, Sergen ve Tumer'den sonra derbi maclarda agirligini hissettiren futbolcumuz hic olmadi.. Bana gore Guti, Q7, Simao, Almeida, Fernandes, Ernst, Egemen, Hilbertli kadronun en buyuk eksigi bu tarz buyuk maclarda sazi eline alan futbolcunun olmamasi ve "winner" kaleci eksikligiydi.. Elimizdeki mevcut kadroda bunu yapabilecek yegane oyuncu Oguzhan, Muhammed Galatasaray macinda ozguveniyle, catala yolladi sutla isik verdi ama daha zamani var O'nun..

Fenerbahce macinda alinacak skor bu sezon bana gore puan siralamasinda yerimizi belli edecektir, galibiyet halinde sampiyonluk icin buyuk umut olur, devre arasinda transfer edilecek top class bir forvetle ipi gogusleriz, beraberlik ikincilik maglubiyet ucunculuk demek olur bana gore..

Saha icine gelecek olursak Fenerbahceyi genis alanda yakalarsak affetmeyiz bunun icinde geriye dusmememiz gerekiyor.. Ilk yari skoru tutup ikinci yari son yarim saatte fisi cekebiliriz.. Ama Besiktas'in tipik derbilerde rakip bekleri yildiz yapma hastaligi devam ederse isimiz cok zor, allahim lutfen bu macta da Gokhan gonul yildizlasmasin, hele Caner'e gonlum hic razi gelmez..





Unknown dedi ki...

Diego'nun sozlesmesi sezon sonu bitiyormus! Aglamak istiyorum :( su Ferdiye 2,75 verecegimize bu adama 3 verelim vodafone da makul bir imza parasi halletsin oldu bitti! Ne ronaldinho ne pirlo forza Diego!!

beagle dedi ki...

Önder Özenli bir sezonda, derbiye 1 saat kala Cartalete maç önü yazısı yayınlamadıysa, Biliç BJK taraftarına büyük güven kaybı yaşatmıştır :)

Bu maça Oğuzhan'ı kesip başlarsa devre arasında yeni teknik direktör görüşmeleri haklı olarak başlar.

Cartalete dedi ki...

Yok ya öyle bir sonuca varmamak lazım :)
Sessiz sakince derbiyi bekleyeyim dedim.

tannhauser dedi ki...

serdar transferini legalize etmek adına yazdığım her kelimeyi yiyorum.

Unknown dedi ki...

Ikinci yaridaki basiretsiz oyunu kelimelerle ifade etmek cok zor..

Atakanus dedi ki...

Kesinlikle iyi bir sağbeke, 2 tane de stopere ihtiyacımız var. Ayrica Gökhan Töre sevdasi yeter; Holosko veya Kerim Frei da şans bulmalı. Fernandes böyle oynayacaksa 2 milyon Euro bile fazla olur. Alınabilirse Hakan Çalhanoğlu veya Tolgay Ali Arslan alınmalı.