Yüksek Enerji, Kusursuz Sistem: RB Leipzig


Futbolda 2016/17 sezonunun en heyecan verici takımlarından biri hiç şüphesiz RB Leipzig’di. Bundesliga’ya yeni yükselmesine rağmen ligi uzun süre lider götürüp, finalde ise Bayern Münih’in ardından ikinci olarak Şampiyonlar Ligi’ne direkt katılma hakkını kazanan kulüp, hem arkasındaki futbol aklı hem de genç takım yapısıyla pek çok futbolseverin gönlünü kazanmıştı.

Daha önce grup kuralarında son torbadan zayıf bir rakip beklerken Tottenham’ı, Wolfsburg’u çeken Beşiktaş bu kez de geleneğini sürdürdü ve son torba takımları arasında bariz şekilde en iyisi olan RB Leipzig’in grubuna düştü. Böylelikle garanti gibi gözüken üçüncülük şansı da zora girmiş gözüküyor. Ama aynı zamanda grupta RB Leipzig’in oluşu, puan dağarcığını kısacak ve liderle sonuncu arasındaki makası kapatacak bir etken oldu. Şimdi bu genç, enerjik ve gerçek bir sistem takımı olan RB Leipzig’e biraz daha yakından bakalım.

Kulüp felsefesi


RB Leipzig’in arkasında güçlü bir sponsor olduğu gerçek. Ancak kulüp felsefesi klasik yatırım takımlarından oldukça farklı. Gösterişli transferler asla onlar için seçenek değil, yüksek bonservisle yapılan oyuncular genellikle gelecek vadeden yeteneklerden oluşuyor. Bunun en son örneği de Galatasaray’dan transfer ettikleri Bruma oldu. Zaten kulübün yazılı olmayan kurallarından biri 23 yaşın üstünde oyuncu transfer etmemek ve diğeri ise 20 milyon euro’nun üzerinde bonservis ödememek. Şu ana kadar 15 milyonun üzerine çıkmadılar.

Oyun tarzı


Ralf Rangnick 2006’da Bundesliga II’de devraldığı Hoffenheim’i Bundesliga’ya çıkarmış ve burada özellikle Demba Ba, Salihovic, Obasi, Ibisevic’li kadrosuyla ligi en tempolunu futbolunu oynatmıştı. Alman futbol adamı RB Leipzig’in sportif direktörü, yani bir nevi futbol aklı. Takımın oyun tarzında ve o tarza yatkın oyuncuların transferinde direkt etkili. Takımın teknik direktörlüğünü ise Ingolstadt’a oynattığı futbolla akıllara kazınmış Ralph Hasenhüttl yapıyor. Bir Ralf Rangnick seçimi olan Hasenhüttl, bahsi geçen Hoffenheim’ın tarzında bir oyun tarzını benimsemiş durumda.

RB Leipzig kağıt üzerinde 4-4-2 oynuyor ama takım mesafesi inanılmaz derecede yakın ve hemen her oyunu sahanın çok geniş alanını kullanıyor. Takım presi hücum ikilisinden başlıyor ve kademeli şekilde stoperler kadar uzanıyor. Rakibe pas yapacak alan yaratmamayı amaçlayan RB Leipzig, kaptığı toplarla çok hızlı şekilde rakip kaleye inebiliyor. Zaten oyuncuların ortak özelliği hem fizik hem de “düşünce” olarak çabuk olmaları.


Aslında sistem Beşiktaş’ın geçen sezonki rakibi Benfica’ya benziyor. Benfica da rakibe hiç alan bırakmayan bir 4-4-2’yi benimsemiş durumda. Beşiktaş’ın RB Leipzig’e karşı çözüm üretmesi için baskı altındayken yüzünü rakip kaleye çok iyi dönmesi gerekiyor. Yani Oğuzhan Özyakup orta sahada iyinin de ötesinde muhteşem oynamalı. Hırvatistan maçında forma değiş tokuşu yaptığı Modric’e biraz daha yaklaşmalı… Bir diğer seçenek ise atılacak uzun toplarla kale etrafında hızlı çoğalıp, gole en hızlı yoldan gitmek olabilir. Yani bu maçta ileride Negredo’nun varlığı ve onun yüksek toplarda rakibe yaratacağı baskı önemli. Hatta Cenk Tosun bu maçta santrfor değil de kenar forvet olarak, Negredo’nun yaratacağı alanları değerlendirebilir. Benfica maçı da bu şekilde çözülmüştü.

Kilit oyuncular

Keita ve Demme ikilisi

Elbette RB Leipzig’in yüksek tempolu, prese dayalı oyununda en kilit nokta orta saha. 48 milyon pound karşılığında önümüzdeki sezon Liverpool’a gidecek olan Naby Keita ve Diego Demme sahanın her noktasına ayak basan bir ikili. Yukarıdaki ısı haritası da bunu net bir şekilde ortaya koyuyor. Görselde oyuncuların sıklıkla kullandığı alanlar işaretlermiş durumda. Özellikle Keita ciddi anlamda benzersiz bir oyuncu. Lakabı Afrikalı Deco ancak çok daha farklı tarzda, bir orta saha için her şey… Onu savunmasının önünde kademe alırken de hücumda rakip kale alanının etrafında gol ararken de görebilirsiniz. Bunun yanı sıra topla da dripling özelliği fazlasıyla iyi.

Gerçek golcü: Werner
Bir golcüyü tarif ederken bazı tarzlara ayırırız. Hava toplarında etkili, hızlı ya da gol vuruşları iyi olan klasik bir golcü şeklinde. Ancak Timo Werner’de bunların hepsi mevcut. Hem çabuk, hızlı ve topla hareketlenen bir oyuncu, hem de iki ayağıyla da net vuruşlar çıkaran bir golcü. Hava toplarındaki zamanlaması ve kafa vuruşu kalitesi de oldukça iyi. Zaten Almanya milli takımının da birinci santrforu olmuş durumda. PSG’den transfer edilen Augustin ile birlikte çok etkili bir ikili oldular.

Geleceğin bonservis rekortmeni stoperi
Red Bull Salzburg’dan transfer edilen Dayotchanculle Upamecano, artık stoper bölgesine oturmuş durumda. 1998 doğumlu oyuncu fizik olarak alanını çok iyi dolduruyor ve çabukluğu güçlü fiziğine tezat şekilde oldukça iyi. Muhtemelen geleceğin en pahalı stoperi olacak, kumaşı onu gösteriyor.

Gizli 10 numaralar: Forsberg ve Sabitzer
RB Leipzig’in kanatlarını oluşturan Forsberg ve Sabitzer klasik kenar oyunculardan farklı. Oyun içinde sıklıkla merkeze hareketlenen oyuncular gizli 10 numara görünümünde. Top rakipteyken kenarları kapatan bu oyuncular, top kendi takımlarına geçtiklerinde ise rakip için tehdit oluşturacak boşlukları dolduruyorlar. Bruma da çok sık içeri hareketlenen, topu sadece kanatta beklemeyip merkeze de yönelen, cepheden de rakibi delebilen bir oyuncu ve bu sebeple onun transferinde çok ısrarcı oldular. Şu sıralar ilk 11 formasını alamamış durumda ancak oyuna sonradan dahil olarak fark yaratıyor.

Sonuç olarak RB Leipzig, bünyesindeki oyuncuların sisteme uyum sağladıktan sonra değerini hızlı bir şekilde artıran, oyuncuların sürekli alan değiştirdiği, rakibe sıradan pas atarken bile işini zorlaştıracak kadar tam saha baskı kuran bir takım. Taktiksel detaylarla da değil de sanki Benfica maçı gibi anlık coşkuyla Beşiktaş üstünlük kurabilir gibi gözüküyor.

2 yorum:

Basar dedi ki...

Harika analiz fakat ilk bir Porto analizi alsak 4 4'lük olurdu. :)

Cartalete dedi ki...

Neden olmasın :)