Gençlerbirliği Maçı Öncesi Beşiktaş

Beşiktaş kazanırsa böyle olur, kaybederse şöyle olur demeye gerek yok sanırım. Her Beşiktaş maçı güzeldir, şahsım adıma iple çekerim… 90’ların sonunda Denizli falan gelip 4 atıp gidiyordu hedeften kopunca, ama yine bir sonraki hafta “bu kez kazanırız ya!” der ve beklerdik. Sonuçta bir tokat da Şekerspor’dan yerdik…
O günlerden kalma hastalık, “her Beşiktaş maçı güzeldir”… Ama her maç anlamlı değildir tabi. Lakin yeni yayın ihalesiyle her Süper Lig galibiyeti, neredeyse Nobre maaşının 5’de 1’i demek; çok para demek yani… 6 maç var, hepsi kazanılırsa 4.5 trilyon yapıyor eski tabirle… Ondan sonra Forlan, Temmuz ayının ilk Pazartesi’si gelsin başlasın. 1 yıllık maaşı çıkıyor.

Puantaj açısından da dâhiyane(!) bir şey yakaladım. 6 maç kazanılırsa (ki hiç de imkânsız değil ama bu istikrarsız takımdan 6’da 6 beklemek fazla iyimserlik, biliyorum), Gaziantep geride bırakılır ve 4. olarak sezon kapatılır… Çünkü o 6’da 6’nın içinde bir adet Antep maçı da var ve o Antep şampiyonluğa oynayan iki takımla da karşılaşıyor… Böylelikle kupa ‘olmazsa olmaz’ halinden çıkar, Avrupa Ligi’ne zaten gidilmiş olunur. Bunda “kupayı almak zor” anlamı yok tabi, bu saatten sonra aksi bir durum çok ayıp olur… Kupa alınsın, 4. de olunsun; Antep de 5. olarak Avrupa Ligi’ne hak kazansın, yakışır…Maça gelecek olursak; iki kadrom var. Birincisi Tayfur Hoca’nın kadrosu, taktik idmanı kafamda canlandırdım, öyle çıktı… İkincisi ise “ben olsaydım” kadrosu, e haliyle genç ağırlıklı…

İkinci takım birinci takımı yener bence, hani yenmese bile farklı yüzler görürüz, daha heyecan verir; hem de baya baya futbol oynayarak. Muhammed’i de ikinci yarı Erkut’un yerine alma hakkım saklıdır… Gelecek yıl bizimle olması muhtemel “as oyuncularla”, A2 takımının yetenek olarak ağır basan isimleri bir arada… Erkut da Simao da aynı zamanda içe kat edebilen,10 numara özellikli oyuncular; aslında 4-3-2-1 de denebilir bu tarza. Erkut 17 yaşında henüz, doğrudur. Ancak o mevkinin yaştan önceki önceliği yetenektir… Hasan Türk nerede demeyin, profesyonel değil. Yani biraz gerçekçi bakıp, olasılık dâhilinde olan oyunculardan faydalandım.

Bobo ısrarım da duygusallıktan öte, bu takıma daha iyi uyum sağlayacağı düşüncesindendir. Quaresma’sız Almeida zorlanır gibime geliyor… Erkut’un içe kat edip, araya kaçıracağı isim olarak da Bobo daha uygundur. Fizik olarak da toparlamışa benzer, rövaşata falan…

Sonuç olarak ilk kadro da bizimdir, candır, gücüne güçtür... Fena da değil aslında, maçı kazanmaları muhtemeldir. Tayfur Hoca’nın önceki seçimleri referans alınmıştır… Simao ortasahaya, Fernandes sağ bölgeden hücuma; topsuz oyunda da Nihat'ın boşalttığı bölgeye, Nihat ise Almeida’nın yamacına kayacaktır maç içinde muhtemelen. Bunda zıplayan tribünlerin değil, maç öncesi taktiğin etkisi olacaktır tabii.

İyi maçlar…

14 yorum:

tearkan dedi ki...

zıplayan tribünler demişken; kimisi tepinmeyin dolmabahçe kayıyor der, kimisi de 'tepinen' taraftarlardan elektrik enerjisi üretip dağ köyüne dev ekran kurar, maç yayını yapar.

http://youtu.be/vA5t2L7wNc4

Adsız dedi ki...

Cartalete, eline sağlık..Aklımdaki kadroyu yazmışsın. Aslında Gençler'de Orhan Şam'ın yokluğunda Q7 oynasaydı rahat ederdi. Ben yerli forvetleri gözleme aldım son zamanlarda..Kafama yatan tek isim Mustafa Pektemek..Harika gol vuruşları var.. Ayrıca teknik ve hareketli..Nobre kalacaksa kesinlikle orta saha olarak düşünürdüm onu. Ve 3-5 demeden, çok genç olduğu da düşünülürse, Pektemek'i alırdım. Geçenlerde bir yazıda da görmüştüm: "Gol demek Pektemek" diyordu yazar:) Üzerinde durulursa, star ışığı var bu çocukta..Sen ne dersin, merak ediyorum..(MTG)

Cartalete dedi ki...

Ben de uzun zamandır Pektemek'i takip ediyorum. Mesela bu devre arası da Bobo'nun alternatifi olarak, Pektemek tarzında genç mümkünse yerli bir santrafor transferini istediğimi hatırlıyorum. Tabi o zamanlar Cenk Tosun'dan bihaberdik :)
Pektemek de pek ucuz değildir, eğer aralarında uçurum olmayacaksa Cenk iyi olur, olmazsa Pektemek'e de hayır diyemem...

Cartalete dedi ki...

tearkan ;

Video çok güzelmiş, bir de bunlar sadece golde falan zıplıyor; bizim üçlüler bütün İstanbul'a yeterdi herhalde :)

Hamit röportaj vermiş Fatih Demireli'ye. "Türkiye seçeneklerimin arasında" demiş...

Demek ki ciddi teklif var, durduk yere böyle demez. Galatasaray'ın durumunu düşünürsek; ya Fener ya da Beşiktaş gibi duruyor...

Sistemdeki boşluğu göz önünde bulundurursak, burada yeri daha garanti ve çoğu şeyi değiştirecek tipte.

ttarlabasi dedi ki...

Rıdvan Şimşek 18 kişilik kadrodaymış. Güzel...

Umarım en azından son yarım saat şans bulur ve kalan diğer maçlarda da devamı gelir.

Rıdvan'ın şuster'den sonra taraftardan da üvey evlat muamelesi gördüğünü görmek en azından benim açımdan tuhaf ve üzücü..

Rıdvan bu takımda Necip'ten sonraki en yetenekli gençtir. Eğer mental problemleri varsa da çözüm yoluna gidilerek çözüme ulaştırılmalıdır. Böyle her olumusuz davranışta kesip atma yoluna gidersek bir yere varmamız mümkün değil. ÖZetle zararlı çıkan BJK ve Türk futbolu olur..

Adsız dedi ki...

Sıralama primini de gözardı etmeyelim.Eğer ligi 4 üncü sırada bitirirsek 6 trilyon daha para alıyoruz diye biliyorum.

Cartalete dedi ki...

Toprak;

Haklı çıkmanı umuyorum.

Adsız;

Hakikaten sıralama olarak da para farkı var baya, onu unuttuk.

tearkan dedi ki...

ben rıdvan'dan umudu kestim açıkcası. izmirli, daha doğrusu karşıyakalı bir kaç arkadaşın anlattıkları doğrultusunda ilk geldiğinde de kendisine karşı hafif bir önyargım vardı yalan yok. yeteneklerine değil, karakterine yönelik. hafiften bir okan koç havası vardı kendisinde.

neyse, tayfur hoca gelir gelmez affedilmişti, bugün de kadroda. umarım şans bulur da bu derece sağ beke ihtiyaç duyduğumuz bir ortamda ne halde olduğunu görürüz.

hamit'in demecini ben de gördüm. eskiden aklımda türkiye yok, gelmeyi düşünmüyorum derdi. şimdi yaş biraz ilerleri, bayern'deki halinden de memnun olmayınca türkiye ihtimaline dönüş oldu. bu açıklamalardan sonra ben önümüzdeki sene hamit'i türkiye'de izleyeceğimizi düşünüyorum. umarım giyeceği beşiktaş forması olur. fakat gsyi o kadar da ihtimal dışı tutmamak lazım. malum seçim olacak. yeni başkan iddialı bir giriş yapmak isteyebilir.

bu arada hamit aracılığıyla alman basınına verilen demeçler demişken almanya'daki şike soruşturması sanıklarından birisi de spiegel'e bir demeç vermiş. türkiye'deki bahis operatörü maçlar istediği gibi sonuçlanmadığından skorlara müdahale ediyordu demiş. kimsenin bahsettiğini görmedim medyada.

rivaldo dedi ki...

Bir hedefimiz yok belki ligde.Ama tribünlerin en keyifli olduğu zamanlarda bu maçlar oluyor.Orada olmak isterdim.

rivaldo dedi ki...

Bir hedefimiz yok belki ligde.Ama tribünlerin en keyifli olduğu zamanlarda bu maçlar oluyor.Orada olmak isterdim.

ttarlabasi dedi ki...

Bu Hilbert büyük takımda oynayacak kapasiteye kesinlikle sahip değil.

Sinirimi bozuyor isabetsiz ortaları ve top kontrolü. Bir de yabancı
kontenjanını doldurduğunu ve asli mevkisinde oynamadığını düşününce daha da takıyorum her hareketine. Gerçi gerçek mevkisi olan sağ-açıkta oynasa tam facia olacak da neyse..

Disiplinli olması ve çok koşması nedeni ile idare ediyoruz işte.. ama gelecek planlarında katiyen olmamalı...

Zaten Brezilyalı çakma Türklerimiz de gönderilerek en fazla 8 yabancılı bir kadro oluşturulması gerektiğini düşünüyorum.

Hatta benim düşünceme göre bir takımın sahadaki 11'inin en azından yarısından fazlası kendi ülkesinden olmalı. Yani 6 yerli 5 yabancı gibi.. Bence bunun başarıya etkisi özellikle uluslararası arenasında büyük olur. Ama tabi ki 5 çok iyi yabancı ile.. Yani Simao gibilerle.. Hilbert gibilerle değil..

ttarlabasi dedi ki...
Bu yorum yazar tarafından silindi.
enorton dedi ki...

Yenildiğimiz Sivas maçında dahil olmak üzere Tayfur hocanın haklı olduğunu savunmuştum. Geçen haftaki Nobre tercihini bile anlayabiliyordum ancak bu maçı kazansaydık dahi hocanın tercihlerini ve değişikliklerini hiç beğenmedim.

İnönüde 2-0 öndesin nerdeyse 3-2 kaybediyorduk maçı. Nihat'ın değişmesi gerekiyordu anladık da girenleri anlamadım. yabancı sınırlamasından dolayı Nihat yerine Mehmet A., Fernandes yerine Bobo girdi. Bobo sola, Simao Nihat'ın bölgesine geçti. Mehmet A. da Fernandes'in yerine orta sahaya...

Ve zaten yorulan orta saha iyice bitti. Simao da sağ tarafta yoruldu. Bobo birkaç karambol dışında pek bişey yapamadı, yalnız kaldı. Arkasında oynayan İsmail ayağında topu fazla tutup kaybedince gol atmaya gittiğimiz kornerden gol yiyerek geri döndük. Aynı ismail sayesinde maç 3-2 oluyordu alehimize...

Bence Nihat'ın yerine Rıdvan girseydi, hilbert öne çıksaydı ya da Atınç girse Toraman sağbeke kaysa yine Hilbert öne çıkabilirdi. Hem biz gençleri görmüş olurduk hem şu maçı kaybetmezdik.

Kalede Rüştü tercihini ise anlayamıyorum. Cenk olsa ikinci golü yemezdik. Bırak her maç Cenk oynasın kalede...

Tayfur hocadan çok ümitliydim ancak şu maçtaki performansı ile ümitlerimi çok azalttı.

ttarlabasi dedi ki...

Tayfur Hoca, bu sefer yaptığı değişikliklerle maçı kendi sahasında 2-2 yaptırdı.

Aurelio ve Bobo aynı anda ne maksatla oyuna girdi çok merak ettim. Saçma ve kabul edemeyeceğim bir müdahale. Bu sefer sınıfta kaldı Tayfur Hoca