Soldaki Çocuklar


Sergen’in, “çok acayip goller atıyordum ama ben yapınca normal bir şeymiş gibi karşılanıyordu” gibisinden bir hayıflanması vardır. Buna kısaca “zoru kolay göstermek” diyebiliriz. Erkan Kaş’ın, topu aldığında aut çizgisine kadar inmeyi kendisine sorun etmeyişi gibi mesela… Beşiktaş’ın sol tarafı, en son ne zaman böyle bir solak gördü diye düşünen ve 90’ların başlarını hatırlayacak yaşta olan Beşiktaşlı, kendini Mrkela’ya kadar inmiş bulabilir. Biraz daha yakın zamanı hatırlayabilenler ise Scala zamanındaki İbrahim Üzülmez’le yetinecektir…


“Peki ya Münch?” sesleri şimdiden kulağımı çınlatmaya başladı. O, daha çok derinden orta yapmayı seven; çok fazla driplinglere yönelmeyen tipte bir kanat oyuncusuydu. Erkan Kaş gibi oyuncular daha farklı; bir takımın “taşıyıcılık” yükünü tamamen çekebilir, tıpkı bu akşam olduğu gibi… Hücumlarda odak noktasıydı, aldığı her topta etkili oldu. Böyle oyuncular, sahadaki bir diğer oyunculara titreşim gönderir, zorla maçın içine çekerler… 
Arkasındaki Emre Özkan için de maç boyu şunu sorguladım; “bu çocukta Uğur Boral’a tercih edilmeyecek ne eksiklik olabilir?”. Kendime verdiğim tek cevap, Uğur’ın biraz daha hızlı ve adam eksiltmede daha başarılı bir bek oluşu. Ama Uğur bunları yapabiliyorken, “doğru karar” verip sonuca bağlayamıyor çoğunlukla. Hızını alamayarak sahayı da eksiltip, aut olabiliyor... Emre ise sürekli doğru karar peşinde… O yüzden belki adam eksiltmiyor ama topu, zamanında ve en uygun yere doğru çıkarıyor her zaman. Ayağına hâkimiyet konusunda da gayet vasat üstü…Zaten paf takım zamanlarında orta saha oynamışlığı vardır.

Her şeyden evvel öyle bir fizik güce ve uzun zamandır takımdan ayrı çalışmasına rağmen kondisyona, devalılığa sahip ki; Litchsteiner’in solak versiyonunu izlettirdi bana. İsmail’in çok iyi olduğu bir konu vardır: Topun kaybedildiği yere pres ve gerekirse orta sahaya toplu, topsuz yönelme… Emre Özkan da sık sık buna benzer aksiyonların içinde bulundu. Zaten agresif ve stoper oynayabilecek kadar güçlü sezgilere sahip oluşu, savunmadaki ters kademelerde de Uğur Boral’a nazaran fark yaratacaktır. Velhasıl, sol bek Emre’yi çağırmaktadır…

Kötü gitmesi mümkün olmayan şutları bir yana; AZ, Arsenal tedrisatlarından geçmemesine rağmen, neredeyse Oğuzhan kadar “topu almadan önce çevre kontrolü yapıp, pas kararını verme” konusunda dikkat çeken Hasan Türk, yine mest ederek umut aşıladı. Tıpkı bir diğer Soldaki Çocuklar (Emre, Erkan) gibi… Elbette rakip Ofspor’du ve ortada belki de bu kadar övgüyü gerektirecek bir skor oluşmadı; ama apaçık bir ışık vardı…
Bu oyuncuların daha da sivrilmesi için zamana, özgüvene ve daha iyi kurgulanmış takıma ihtiyaçları var. Emeği, sonuca çevirecek ustalara mesela… Emre’nin yine karşı presle aldığı topta kazandırdığı faulü, Fernandes’in alt köşeye göndermesi gibi… Erkan Kaş’ın tek pasla ortasına, Almeida’nın yer altından süzülerek yine bir kafa vole ile cevap vermesi gibi…

Bence şu maçtan sonra Emre’ye, en azından İsmail sağlam dönene kadar 11 formasını vermek gerek. Erkan Kaş 11 olmasa bile, ilk 14 oyuncusu olarak daha fazla süre almalı; her şekilde çok önemli bir silah. Kapanan rakibi boğmak istersin, kanatta alır-alır, iner; sürekli ortalarla içeriyi besler, faul kazandırır… Ya da kontra ataklara yönelmişsindir; yakaladığı topu karşı kaleye kadar taşır. Topu uzaklaştırırken, karşı taraf için tehdit unsuru yaratır…

Gençler arasında en sırıtanı Kadir Arı’ydı ve bu pek sürpriz olmadı. Zira şuan ki fiziki yapısıyla bu seviyede ancak ve ancak kotnra atak forveti olabilir. Ölümüne kapanan dirençli takımlara karşı (isterse 8. Lig Eflatun Grup’tan olsun rakip) yüksek ihtimalle eriyecektir…  Yetenekli ve hızıyla “farklı” oyunculardan biri ama henüz hazır değil.

Kaptan Necip’in sağ kanat performansı gecenin bir başka güzel anekdotuydu. Zaten özgüvenini geri kazanmış bir Necip’in oynayamayacağı yer yok… Guarin tarzı bir oyuncu olma yolunda; top taşıyan, adam eksilten, hareketli bir orta saha… Gerektiği zaman Holosko’nun yerine sağda kullanılabilir; takımın top kazanma şansını arttıracağı gibi, pas oyununa da olumlu katkı sağlar.

20 yorum:

ceyhun dedi ki...

erkan'ın solda olcay'ın(necip'in) sağda denenmesi zaafiyet yaratır mı? özellikle forveti çiftleme açısından?

necip'e nazaran olcay bu bakımdan daha faydalı olur sanki, ne dersiniz?

ayrıca hasan daha çok ikinci yarıda, ön libero oynadığında faydalı oldu sanki. takım fernandes, oğuzhan, necip, erkan ve hasan türk ile tam bir pas oyunu takımı oldu bir anda. hasan'ın topla katetmede eksikleri var ve bence futbolcu karakteriyle alakalı bir durum bu. yani çok fazla geliştirilebilecek bir tarafı yok, yapısı bu. ama topu doğru yerde alma ve doğru yere hızla aktarma konusunda üstüne yok. o yüzden al ver yapabileceği yerde oynaması daha fayda sağlayacaktır. en azından şimdilik.

Unknown dedi ki...

Simao'nun neden koşmadığını, Q7'nin yine gereksiz kart aldığı gibi yorumları okumaktansa gençlerin hatalarını geleceklerini konuşmak bile güzel bu sene.

100 milyon Euro az harcadık, en falza 20 ouan fark yeriz, ne olur ki.. Doğrusunu Beşiktaş yapmaktadır..

utaman dedi ki...

Hasan ile Erkan'da ışık var. Erkan'ın karar anı konusunda gelişme kaydetmesi lazım. Hasan'ın ise savunma yaparken hamle yapacağı zaman konusunda yanlışları vardı. Tabi ki bunlar kendini gösterme heyecanından da kaynaklanıyor olabilir. Zaten maç içinde kendilerine biçilen roller de tam olarak net değildi. Basketbolda oyuncu üzerine çizilen hücum seti diye bir tabir var ya; tam olarak bu oyuncular üzerine çizilmiş hücum ve savunma setimiz yoktu -en azından dünkü maç özelinde bu şekildeydi-. Örneğin dün sahada serbest vuruş kullanabilecek en uygun isim Hasan olmasına rağmen, her serbest vuruşu başkasının kullanması belki de bir Hasan Türk golü görmemizi engelledi. -Bana sorarsanız bu şekilde daha iyi oldu. Hasan Türk ya da başka bir gencin gereksiz yere abartılması gelişimini olumsuz etkiler-

Emre Özkan ise İsmail gelene kadar idare edebilecek seviyede bir bek. Şu haliyle 20 yaşında olsa çok daha iyi olurdu. Asıl sormamız gereken soru ise şu olmalı. Neden bizim oyuncularımız yurt dışındaki futbolcuların 20 yaşında geldiği seviyeye 25 yaş civarında ulaşıyor? Şu altyapıya daha çok para yatırılsa, bu işi bilen hocalar getirilse Türkiye'de inanılmaz fark yaratırdık.

Dünkü maç bizi başka bir noktaya götürüyor. Cartalete sen de bu noktaya işaret etmişsin aslında. Bu oyuncuların asıl onbirdeki -herkesin görevinin belli olduğu takımdaki- performansları daha belirleyici olacaktır. En azından sahada toplama gibi görünen bir takım olmayacaktır.

Cartalete sana da gençleri takip ettiğin ve bizim de takip etmemize önayak olduğun için teşekkürü borç bilirim. 3 yıldır Hasan'dan haberdardık sayende...

Basar dedi ki...

"Bazı oyuncuları planlıyoruz, düşünüyoruz ama sahada istediklerimize cevap veremiyorlar” Samet Aybaba

Sanıyorum hocamız senin gibi düşünmüyor ve daha uzun süre Uğur Boral'ı izlemeye mahkum olacağız.

Centrocampista dedi ki...

Erkanin top kendi takim arkadasiyla ortasinda kalinca insiyatif alip orta acmasi/mudahale etmesi, ozguveniyle ilgili olumlu bir durum (bkz. Almeidanin golunun ortasi) bunu birkac kez yapti. Emrede macin basinda biraz titreklik gordum, pozisyon icabi yaptigi mudahalelerde hata yaptigini hissedince demoralize oluyor, ancak iyi toparladi ve oyununu mac icinde iyilestirdi. Erkan Emre ikilisinin fizikle ilgili sorunlarinin olmamasi iyi, zira altyapi genclerimizin problemlerinden biri de bu, hatta benim genclerde ilk dikkat ettigim sey (sanki bana Arsene Wengersin, peh peh peh) portekiz yardim paketi elestirileri ve yenik durumda panik yasamamiz bir yana, bu mactan keyif aldim ben.

WiLdHoney dedi ki...

Şu maç bize Erkan Kaş, Emre Özkan, Necip, Ersan, Hasan Türk gibi isimler üzerine yatırım yapmaya ve kadroda süre vermeye değecek kalitede oyunculardır. ilk 11 olur, ilk 18 olur ama 24 kişilik kadroda olur, çok rahat yer alabilirler.
Bunun dışında maç ile ilgili herhangi bir şey konuşmaya gerek yok.
Altyapıdan yada alt liglerden yetenekli ve işlenmeye değecek bir sağbek bulabilirsek, çok güzel bir yerli iskeletimiz olabilir.

lamhaltas dedi ki...

dün sahada en çok hoşuma giden şey necip'in ne yaptığını bilir oyunuydu. her hareketiyle özellikle ikinci yarıda "ben bu seviyelerin üstündeyim" mesajını vermesi beni çok sevindirdi. umarım lig maçlarında da bu rahatlığı göreceğiz bu sezon içerisinde ondan.

erkan konusunda herkes övgü dolu konuşuyor ancak hala rahatsız olduğum şeyler var. Pas-şut koordinasyonu ve takım oyunu konusunda şu maçta bile sorun yarattı. almeida, çabasıyla getirdiği 2 topta erkanı buldu. erkanın bu iki pozisyondan en az birinde (bence ikisinde de) almeidayı ödüllendirmesi gerekirken dar açıdan gereksiz şutlara yöneldi. keza fernandesle de bir-iki pozisyonda topun paylaşımı konusunda sorun yaşadılar. kısacası en büyük eksiği fizik veya teknik değil mental.

İlk yarıda maalesef ortasaha 3lüsü arasında necip haricinde özellikle karşı yarısahada oyunu yönlendirecek bir oyuncu yoktu. veli izlediğim en kötü performanslarından birini verdi ve hasan da çok tutuktu. herşeyden önemlisi görev tanımlarından habersiz oynuyorlardı. benim bu maçtan aldığım mesaj oğuzhan ya da fernandesten en az biri mutlaka sahada olmak zorunda.

sol bek umudumuz emre özkanı da beğendim. soğuk kanlı,ayağa temiz oynuyor. fit bir hakan balta diyebiliriz. 2-3 tane ters kademesi vardı.

ersan da bu kalitenin çok üstünde olduğu mesajını verdi bu maçla. ama bu çocuğu ne zaman izlesem r9 sendromuna kapılıyorum. dizini kaşısa parkta çocuğunu izleyen anne gibi telaşlanıyorum.

tannhauser dedi ki...

her şey yazılmış çizilmiş de, mehmet akyüz'ün sağ bek performansına ne dersiniz. ben maçı çeşitli sebeplerle düzgün izleyemedim. mehmet'in ileride hiçbir işe yaramayan hızının, bekte faydalı olduğunu gördüm ama genel olarak pozisyon almasına, ters kademesine, ileri çıkışlarına dair bir izlenim edinemedim. hani belki izlenim edinecek bir durum olmamıştır da. ama düzgün izleyemedim işte. mehmet'e dikkat eden var mı?

Ekrem35 dedi ki...

hasan, emre, erkan dün akşamın umut veren isimleriyken kadir ve batuhan hayalkırıklığı yarattılar. özellikle batuhan böyle devam ederse sene sonu geri dönme ihtimali çok ama çok yüksek.

almeida'da olumlu yönde gelişmeler var. bu maçta da pres yaparken gördüm kendisini gözlerim yaşardı. birkaç hafta önce burda" almeida penaltı kullansa kafasıyla vuracak" yazmıştım oraya doğru emin adımlarla geliyoruz. neredeyse yerden gelen topa kafayla vurdu yine :) bir de karşı karşıya pozisyonlar bir fobi halini almak üzere sanki almeida'da.

m.akyüz'ün sağ bek performansı pek iyi değildi bana göre. pozisyon alma, müdahale yapma konusunda epey sıkıntısı var. ancak bank asyadan gol kralı olarak gelip ofspor'a karşı sağbeke konulmasına rağmen gayet konsantre bir şekilde oynaması takdire değerdi bana göre.

Ekrem35 dedi ki...

bir de dün akşam başka farkeden oldu mu bilmiyorum ama kazandığımız ilk serbest vuruşu hasan fena sayılmayacak bir şut çekerek kullandı. daha sonra kazandığımız serbest vuruşta hasan yine topu almaya giderken batuhan gelip topu aldı ve sert bir şekilde " bu sefer bende" diye bağırdı. en azından ben öyle okkudum dudakları. daha sonra hasan'ın morali bozuldu adeta. o dakikadan sonra da oyundan biraz düştü gibi geldi bana. batuhan çıktıktan sonra kendine geldi tekrar.

helldoradotcom dedi ki...

Hoca bu mactan sonra umarim Emre, Erkan ve Hasan'dan lig maclarinda daha cok faydalanir. Ben olsam pazar gunu sol bek'te emre'yle baslardim korkmadan. Yalniz unutmayalim ki Hoca'miz bir Turk ve mutlaka kisisel hesaplasmalara girip Emre'nin IBB'ye gitmeyisine cezayi kesip oynatmayacaktir. Umarim beni utandirir ve oynatir.

Cartalete dedi ki...

Samet Hoca "bazı oyuncuların çok üstünde duruyoruz ama cevap veremiyorlar" serzenişini; Batuhan, Veli ve Akyüz'e yaptığını sanıyorum.
Hani Akyüz Hilbert'i dinlendirmekten ziyade, ön tarafta aldığı sürelerde en ufak damga vuramayışı yüzünden çekildi biraz da sağbeke. Batuhan'da hala ciddi bir çıkış gelmedi, Veli'de de fena bir düşüş var. Şu seviyede topla fark yaratmasını beklerdim.

Onun dışında Ceyhun'un da dediği gibi; Hasan Türk Busquets model oynadığı vakit daha etkili oldu. Ama hücuma yönelik de oynayabilir; ilk yarıda çok yanlız kaldı orta sahada. Ezilmesi biraz da bu yüzdendi. Gerçi ezilirken faul kazandırdı çoğunlukla.

Erkan Kaş'ın karar almada sıkıntıları var; özellikle şut tercihlerinde... Ancak içeriye açıp, kaleye paralel giden ortalarında kabahat bence iyi dağılım gösteremeyen Beşiktaş hücumcularındaydı. Mesela birkaç kere penaltı noktasına doğru çıkardı, kimse yoktu. Sıfıra inen bir oyuncunun çıkarması gereken yer, penaltı noktasının az önüydü nitekim; Erkan doğruyu yapıyordu.

Emre de İBB'yi red edip, kadro dışışardan gelip de Beşiktaş formasına tutunursa acayip bir hikaye çıkarır. Şansı açık olsun, çok isterim öyle bir şey...

CDiS dedi ki...

ben, açıkcası, burada yazan arkadaşlar kadar iyimser değilim. ofspor, dikkat edilirse, kendi kategorisinde bile orta sıra takımı. dünkü maçta ise, neden oynamadı diyebileceğimiz 3 tane adam vardı (almeida, fernandes, hilbert), buna karşın ilk 55-60 dakika neredeyse pozisyon bulamadı beşiktaş. gol de duran toptan geldi, ondan sonra zaten demoralize oldu ofspor, diğer gol geldi. necip 'te sezon başından beri bir kıpırdanma var, ancak henüz skora katkı yapacak oyunu oynayamıyor, bunu görmek lazım. ancak fizik ve özgüven olarak iyi durumda. maalesef, sayılan gençlerden hiçbiri (erkan kaş, kadir arı, hasan türk, emre özkan) a takım seviyesinde değiller. erkan kaş bu maçta göze battı ama aynı oyuncuyu süper ligde izlediğimizde aradaki farkı anlayabiliyoruz. topu ileriye götürmekte sıkıntı yaşamıyor ancak son pas konusunda büyük eksikleri var, dolayısıyla yaptıklarının pek bir değeri kalmıyor. 1-2 sene içinde bu özelliğini geliştirebilir diye düşünüyolüyor ancak beşiktaş 'ta son 10 yılda kaç futbolcu kendini geliştirdi diye de bir soru akıllara takılıyor. en büyük hayal kırıklığı şüphesiz batuhan, 21 yaşındaki bir oyuncunun bu kadar güçsüz ve pasif oynamasına tahammül edemiyorum şahsen.
güzel şeyler konuşmak isterdim, amacım da gereksiz bir muhalefet değil elbet, ancak beşiktaş 'ın dönemsel iyi oyunları dışında şu kadro kalitesi ve derinliği içerisinde, istikrara bürünmesi çok zor görünüyor.

rivaldo dedi ki...

Erkanın fizik, teknik açısından eksiği yok.Ama mental anlamda biraz daha hazırlanması gerek.Bazen topla gereğinden fazla oynuyor.Bir de fazla çizgiye endeksli oynuyor.Şut atbileceği cezasahasına girebileceği durumlarda bile çizgiye inmeyi tercih ediyor.2 sene önce Neftçi maçında Schusterin uyarısıyla içeri koşu yapıp golü atmıştı mesela.Dafa fazla denemeli bunları.Bunlar oynadıkça düzelebilecek şeyler tabi.Olay tamamen Erkanı takım yapısına oturtmakta.

Dün 2. yarıdaki oyun şablonu bence ligde de uygulanabilir.Hasan-Fernandes-Oğuzhan ortasahası topa daha fazla sahip olmamızı sağlar.Necip topsuz oyunda ortasahaya çekilir.Dün 3-4 kere içeri katedip sağdan bindirme yapan oyuncuya çok güzel koridor oluşturdu.Hilber olsaydı o kanattan da gol çıkarabilirdik.Ayrıca soldan gelen ortalarda da sürekli cezasahasına sokuldu.

Emre de dün özellikle savunmada çok güzel ters kademeye girdi.Emre yi sürekli gitgel yapan değilde top bizdeyken ortasahaya pas opsiyonu oluşturan ve stoperlere daha yakın bir bek olarak kullanabiliriz.Yani hücumdayken defansı üçleyebilir.Böylece Hilbert daha rahat harekete debilir ilerde.

borasahin dedi ki...


Bence Samet Ayababa igneyi Akyuz, Batuhan ve Veli'ye batirirken cuvaldizi da kendisine batirmali...

Cikardigi takim macinda basinda kafasi kesilmis tavuk gibiydi, kimin nerede oynadigi belli degildi, tam bir kaos. Dusunun yedigimiz golde 4, 5 kisi baski yapiyor ama Offspor gibi bir takim bile bu baskidan kurtulabiliyor, bunu nasil aciklariz?

Ikincisi sag kanat kurgusu tam bir skanldaldi. Sag stoper Ersan, sagbek Mehmet Akyuz, onunde Kadir Ari hayatlarinda hic beraber oynamadiklari gibi Kadir haric hic biri o pozisyonda dahi oynamamistir. Bir kere Ersan'dan sag stoper olmaz. Gecen sene sakatliktan kurtulduktan sonra ciktigi A2 macinda dahi Atinc sag, Ersan sol stoper oynuyordu, bunu gormek icin mueccim olmaya gerek yok. Ersan'in oyun anlayisi gorece position-independent degil, tersine sahada bulundugu lokasyon ile cok yakindan ilgili. Bunu bir altyapi hocasi gorebiliyor da Samet Aybaba goremiyorsa soyleyecek soze gerek kalmiyor. Neyse ki ikinci yari hatasindan donup Escude'yi saga aldi. Escude her ne kadar sol ayakli olsa da Sevilla'nin zamanindaki iki sol ayakli stoper durumunda sagda oynayani idi. Bunlari bir teknik direktorun takip etmesi gerek diye dusunuyorum. Bu konuda bence ciddi yanlis yapti. Iki sol ayakli stoper sikinti yaratir tezimiz de dogrulanmis oldu.

Mehmet Akyuz'u sagbekte deniyorsun, bu durumda diyorsun ki Mehmet Akgun ve Tanju benim icin bitmistir. Hadi Tanju'yu zaten silmistin, Akgun ne oldu? Eger sakat degilse bu iki oyuncunun da en kisa surede satilmasini bekliyorum. Akyuz denemesine gelirsek evet fiziksel olarak denenebilir, ama futbol sadece fiziksel yeterliliklerden olusmuyor. En azindan Akyuz'u A takimda ya da bir iki oyuncusu degismis sekilde denemek lazimdi. Simdi kestirim yapmak zor. Bence yeterince olumlu gorunmedi.

Butun bu sag kanat kurgusu yuzunden Kadir Ari da fiziksel olarak yetersiz gorundu.

Yedigimiz golun de bizim sagimizdan geldigini dusunursek hocanin ciddi bir hata yaptigi asikar...

Orta saha organizasyonu da ozellikle ilk yarida yetersizdi...

Veli performansi ile hayal kirikligi yaratmaya devam ediyor. Geldiginden beri Veli'yi bir turlu gozum tutmadi. Surekli ya faul yaparken, ya rakibin pesinde iken goruyorum. Pozisyon alma sikinti var gibi gorunuyor, yoksa kosu kapasitesi, hiz, ciger var, yok degil, ama temel futbol teknigi ozellikle orta saha icin cok yeterli degil, topu rakiplerinin ulasamayacagi yerlere tasiyamiyor, top kontrolu icin cok zamana ihtiyac duyuyor vs. Bence su anda taktik olarak oynayabilecegi tek rol destroyer olmasi, ya rakibin cok cikan bir bekinin karsisina koyacaksin, ya da rakinin oyun kurucu bir deep lying midfielder'i varsa onun karsisina dikeceksin, bunun disinda Veli'ye yer bulamiyorum...

Cartalete dedi ki...

http://www.youtube.com/watch?v=kxbEp9FYXiM

Zaten Of'un golünü tekrar izlediğimizde, savunmanın sadece koşmayla olmadığını; daha çok tackle özelliği gerektiğini görüyoruz. O bölge tamamen bu tip oyuncularla dolu olunca, kuru kalabalık arasından rahat gol buldu Of.

Veli de iki kez topun karşısına geçmesine rağmen direnç gösterememiş. Zaten ilk hamlede topu aldı aldı, yoksa rakibin ayağından pek hırsızlık yapamıyor. Bu bağlamda, Toraman'ın varlığı önemli orta sahada.

borasahin dedi ki...


Zaten rakipten top kapmakta bir sanattir, kolay ve basit bir is degildir ki... Rakibin ne yapmak istedigini okuyacaksin, feyklerini yemeyeceksin, etki-tepki suresinin kisa olmasi icin surekli hareketli kalip, manevraya acik olacaksin, son raddeye kadar sabit kalip mudahale etmeyeceksin, eger ediyorsan hamle zamanlamasini iyi ayarlayacaksin...

Veli'nin kosu kapasitesi var, ikili mucadeleye giriyor, sert diye hemen savunma onu oyuncusu olacak demek degil ki... Rakibi ve pozisyonlari okuyamadiktan sonra bunlar tali kalir. Bir istatistik yapsalar en cok kart goren oyuncumuzdur.

Necip de bazen rakibin karsisinda cok statik kaliyor. Topu caldin, calamadin. Calamazsan pozisyondan dustun. Ayrica oyun icinde bir bakiyorsun durmus...

Gecen sene 3 tane savunma onunde oynayabilecek oyuncumuz vardi: Aurelio, Ernst ve Tor. Simdi bir tane kaldi. Potansiyel Furkan Seker'i de gonderdik. Sahsen ben teknik direktor olsam Furkan'i Tor'dan sonra bu pozisyonun ikinci adayi gorurdum, Necip ve Veli dahil... Sezgileri kuvvetliydi. Belki de pozisyonun bizdeki en ideal oyuncusuydu...

Bjk_KnightS dedi ki...

Erkan her ne kadar teknik ve fizik açıdan iyi olsa da türk oyuncuların en büyük problemi olan mental konularda çok eksigi var. İnşllah aybaba bunu kapatır ve ben genc oyuncu yetistiririm tezi gercek olur. Eger basarırsa cok iyi bir sol kanat kazanırız. Ve bence olcay'ı sagda denemeye baslamalı. Ayrıca akyüz'ü atv spikeri cok elestirdi ama bence cok elestirilecek birseyi yoktu. cok fazla orta denedi ama ortaları genel olarak isabetliydi. Hilbert tabii ki ondan kaliteli ama geldi geleli bu orta isabetini hic yakaladıgını görmedim. Bence yerin dibine batırmak yerine sag bek alternatifinde dusunulebilir. M.Akgün sakat ve iyi ki de sakat. Çok kötü yaa. Her acıdan kötü. Hocanın begenmedigi tanju ondan birkac kumas iyi. Tabii bana gore tanju'nun u.boral'dan da eksik kalır cok yanı yok ama hoca inat etti oynatmayacak onu. Kadir Arı fizik olarak maca yetmedi ama bence tek eksik fizigi degildi. Yanında akyüz devamlı bindirmesine ragmen pas yerine calımı denedi ve hic gecemedi. Yaa birseyi denersin, olmazsa başka ihtimallere dönersin. Ama ısrar etti ve en son cıktı. Bence a2 de daha pismesi lazım. A takım icin daha cok eksigi var. Batuhan konusunda ise defolup gitsin bence. Bundan sonra ikinci ligde oynasın.

cenk ersan ismail hasan oguzhan necip erkan olcay. 8 tane turkiye ligini kaldırabilecek türk oyuncumuz var onumuzde ki senelerde. pektemek saglam dönerse 9. bundan sonra idare eder yabancı degil de cidden kaliteli yabancı alınırsa bu takımda ümit var. Yani hepsi ilk 11 icin degil ama ilk 14 icin yerlesebilir. Geri kalan 5 pozisyon senede 2-3 kaliteli yabancıyla doldurulursa 14-15'de saglam bir kadromuz olur...

planck dedi ki...

Erkan bol bol Overmars ve Rommedahl videolarını seyretsin, on numara açık olur kendisinden.

d.amokachi dedi ki...

Uzun zamandır yazamıyordum kısmet bugüneymiş. Çarşamba günü maçtaydım özellikle soldaki üçlü Emre Özkan, Hasan Türk ve Erkan Kaş iyi gözüktüler. Emre ve Erkan'ın tempoları çok iyiydi. Hasan Türk henüz tempo anlamında A takıma hazır değil ama teknik kapasitesinin ve şu yeteniğinin ne kadar yüksek olduğunu gösterdi. Sonuç olarak Mustafa kardeşimin her zaman söylediği gibi gidipte Uğur Boral'a para vereceğine altyapından böyle rotasyona girecek adam bile kazansan bu takım 3 senede mali anlamda düzlüğe çıkar. Akılcı yabancı transferlerlede tozunu atar ligin. Desteğe devam dergiye abonelik bir forma bir çorap herkes elinden geldiği kadar...