Bu tür maçlarda as oyuncu ağırlıklı takımla sahaya çıkılması, iki türlü risk faktörü oluşturur. İlki, kritik oyuncuların sakatlanma olasılığı. Diğeri ise, bir haftaya üç maçın sıkışacağı döneme girerken, as oyuncularının maç seçme durumları. Yani, yedek kalan oyuncular kendini ispat için oynayacakken; alenen kendini sakınması beklenen oyuncularla maç, skor anlamında da en az sakatlık konusunda olduğu kadar risk taşıyabilir… Geçen sezonun ilk Gaziantep BBSpor maçında hatırlayacağı üzere; Quaresma, Bobo, Nihat gibi o dönemin 11 oyuncuları sahadaydı… Hem maç kaybedildi, hem de Bobo ve Nihat. Her ikisi de, henüz o maçtan bir hafta önce Porto deplasmanında çok iyi oynamış, formaya ısınmışlarken; Beşiktaş’tan ayrılma sürecine o sakatlıklarla girmişlerdi…O nedenle yarın akşam; A2’ye yapılan transferler, A2 oyuncuları ve A Takım’dan ayrı düşmüş, sevgiye muhtaç insanlarla bir karma yapmak gerek. Hem de bizler için, daha izlenesi bir maça dönüşecektir; farklılık güzeldir… Antrenman fotoğraflarından sezdiğim kadarıyla, A Takım’la çalışan A2 oyuncuları şöyle: Mertcan, Atınç, Muhammed, Umut. A2’ye yapılan transferler: Tanju, Burak Kaplan, Mehmet Akyüz, Alves. A Takım’dan düşenler: Sidnei, Holosko. Muhammed hariç (son yarım saate saklamak daha mantıklı) adı geçenleri 11’e yazınca, bir sağbek ve bir ortasaha boşta kalıyor. Sağa, kikirdek kaptan Toraman’ı yazalım madem… Ortaya da gönül ister Hasan Türk yazılsın, ama pek ortalıkta yok gibi. O nedenle son zamanda yedek kalan Necip, bu maç 11 oynayıp temposunu arttırabilir.
Kabul etmek gerekir ki güzel bir takım dağımı oldu. Mevcut sistem, ideal takımın da düzeni olabilir Quaresma’nın dönüşüyle. 4-3-3 kırması, 4-3-1-2 diyebiliriz buna. Toplu oyunda çift forvet ve delici bir merkezi oyuncuya sahip, topsuz oyunda forvetlerin kanat savunması yapmasıyla 4-6-0’a dönebilen bir sistem… Mesela idealde; bu hücum üçlüsü Pektemek – Quaresma – Edu olabilir…Mertcan da sakatlıktan yeni çıkmış aslında; Ekrem bekte, Toraman ortada gibi bir 11'de çıkabilir. Akyüz ve Holosko; tempo, hız, koşu devamlılığı olarak bu sisteme gayet uygunlar. Keza, Burak gibi şutuna ve tekniğine güvenen bir isim için de, en ideal yer merkezdir. Görüntüde defansif bir takım görüntüsü verse de, ortasahanın önde baskı uygulayıp, dönen topları aldığı bir ortamda; özellikle G.Antep BBSpor gibi takımlara karşı oldukça çözümsüz bir takıma dönüşebilir Beşiktaş. Beklerin de; kazandıkları topu gelişi güzel orta yerine, basit paslarla takımında bırakmaları yeterli birer hücum katkısı olacaktır.
Yarın tribünler farklı olacak... Son dönemde kadınların futbola ilgisi ilgiden de öteye geçti, gayet de anlıyorlar artık bu işten. Hem çevremdekilerden (bir kız arkadaşım, Sivok'un dan-dun oynamasından rahatsızdı mesela) hem de twitterdaki muhabbetlerden gördüğüm bu... Yarın havalardan çekinilmez de, tribün dolarsa; ben iyi bir futbol seyircisi göreceğimizi düşünüyorum. Elbette tezahurat gibi bir işe girişilmemeli, sahadaki güzel hareketlere güzel tepkiler yeterli olur. Özellikle çığlık seviyesi biraz düşük tutulsa iyi olur... Takımda da en az tribünlerde olacağı kadar “farklılık” beklemekteyim. Ve de, Muhammed’in ilk kez İnönü çimlerine ayak basmasını… Mesela Burak’ın yazıldığı bölge, şuan ki fiziki durumu itibariyle de en uygun yerdir onun için. Ara paslarıyla tanışma vakti geldi sanırım artık…
32 yorum:
Tadımı o kadar kaçırdılar ki.. Tek keyif veren şey, Carlos bey!! umarım senin de dediğin gibi gençleri bize izletir. Elensek te üstelik!! Bu çocuklar bunu fazlasıyla hak ediyor..
Mertcan sakattı galiba.Hasanında lisansı çıkmamış görünüyor.O yüzden yarın için muhammedin oynaması yeterli.Ben Burağın bile ilk 11 de olacağından şüpheliyim.Birde Holosko ve Mehmet Akyüz gözden çıkarılmış görünüyor.O yüzden Pektemek ve Edu ile başlanması da olası.Bir de Sidnei-Atınç tandemi bank asyanın hızlı oyuncularından Serdar karşısında ağır kalabilir.O yüzden Sivok-Atınç bence daha uygun olur.
Mertcan ve Umut'u oynatmaz sanırım. Skor ne olursa olsun Muhammed'i ikinci yarı başı alsa oyuna çok iyi olur. Bunu süre vermek için değil, maçı kazanmak için düşünüyorum. Keza Erkut'da. Ama bizim fikstür şansızlığı devam ediyor. Diğer büyüklere B.Kategorisinden takımlar çıkıyor. Bize Bank Asya'nın iyi takımlarından biri. Umarım sakatsız, cezasız bir maç olur. Yine umarım Almedia, Simao moral bulsun diye 11'de olmaz.
Mertcan düzeldim demiş BJK TV çalışanı Cem Pelister'e, istasyon çalışmalarında da var gözüküyor. Yine de 11 oynamasını beklemek iyimserlik tabi.
Erkut sakat hala, Muhammedi yarım saat izlesek yeter.
Evet, yarın "namları yürüsün" babında, Simao ve Almeida oynatılabilir. Asist, gol bulsunlar hesabı. Hazır tribünde de rahatlık söz konusuyken.
Bir de şu "düşünülmeyen oyuncuları" alenen çöp haline getirmek bir bize, bir de Juventus'a mahsus bir olay.
Yahu gözden çıkardığını neden belli edersin? Arada bir göster yüzünü, bakarsın gol, mol atar; daha bir alıcı bulur, takasta da daha kullanılır hale gelirler.
Düşünülmeyen oyuncu direk 18 dışına atılır, piyasası olan oyuncu iyi oynuyor diye satılmaz. Ondan sonra neden transferden para kazanamıyoruz da, alırken paralar döküyoruz...
Bu arada Twitter'da Mertcan kadroya alınmadığını söyledi. Sanırım Almedia'yı, Simao'yu, izlemek zorunda kalacağız. Özellikle Simao'yu orta sahada görebiliriz.
abi kusura bakmayın, ben diğer maçın yorumlarının bir devamı gibi bir şeyler yazacağım.
öncelikle almeida konusunda sorun çok açık, ondan yapmasını bekleyeceğimiz hiçbir şeyi yapamamasına rağmen bilemediğimiz bir sebepten ötürü oynatılmaya devam ediyor. iyi niyetli olduğu su götürmez ama iyi niyet+hırs+takımı sahiplenme yetenek eksikliğini bir nebze olsun örtüyor. üzülmez bu takımda böyle oynadı. gitmeden hemen önce de hırsını koca sahayı döverek çıkararak, bu herifi neden tüm teknik adamlar oynatıyor sorusunun cevabını vermiş oldu sanırım.
mustafa ileri üçlüde hem uzak hem de merkez oynayabilir bence. yalnız sürekliliğin olması gerekir. bu da mustafa'nı eksik yönü elbette. kendini göstermek için çabalamak yerine sadece oyunu oynamaya çabalasa daha başka bir kenar forvet izleyebilirdik. iki bölgede oynayabilen oyuncu her zaman bu sadece şuranın oyuncusudur denilen oyuncudan iyidir.
çift forvet görüşlerine katılmakla beraber simao+q7'li bir 4+4+2'nin ölüm fermanı olacağına inanıyorum. hücumda 4+4+2, savunmada 4+3+1+2 gibi karma bir sistem olabilir. q7'nin ekürisinin veli, edu, hilbert (bek olmasından vazgeçilebilirse) hatta ekrem olması kaydıyla.
bugünkü maç için gençleri izlemeye pek hazırlamıyorum kendimi. hayal kırıklığına uğramak istemiyorum. carvalhal'in sidnei'yi oynatacağını zannetmiyorum, eğer yazılanlar doğruysa.
akyüz+holosko'nun kısır kalacağını düşünüyorum. burak içe saklanıp çizgiyi boş bırakmayacaksa holosko+burak daha ideal gibime geldi. merkezde de pektemek tercihimdir. bu durumda 4+3+3'ten vazgeçmeyeceğini düşündüğüm carvalhal daha etkin bir hücum üçlüsü kurmuş olur. bunlardan doğacak savunma zaafını da dediğin gibi sağ bek ekrem ve toraman destekli alves-necip ortasahası halledecektir. ayrıca necip'in hücum katkısını da görme şansımız olur. bir de bir diğer carvalhal gerçeği olan veli'yi yabana atmamak lazım. onun ortada toraman'ın sağ bekte olduğu bir kurgu da muhtemel.
tabi kim ne derse desin, ben 30 dakikayla yetinemeyeceğim, gönül mami'yi milli marş okurken görmek istiyor.
Yarım kalan bir şeyler var diyorsun. :)
Ben aslında 4-4-2'ye değil, bizzati Quaresma+Simao olgusuna karşıyım. Bu ikiliyi, ancak TFF'den 12 kişiyle sahaya çıkmaya izin gelirse aynı takımda sahaya sürerim açıkçası.
4-4-2'de Quaresma iyice dışa açılır ve "adam geç orta yap"tan ibaret olur, ben şahsen kaleye daha yakın olan Quaresma'yı tercih ederim. O zaman yaptıkları, topsuz oyundaki yapmadıklarını kapatıyor. Simao da eskisi gibi delici değil, zaten öyle bir çabası da var gözükmüyor.
Ancak Quaresma yokken 4-4-2 denenebilir, illa bu sistemin kenarlarında kanat oynayacak diye birşey de yok. Bir tarafta Edu oynar, Kuyt gibi forveti üçler; diğer tarafta Necip ya da Veli oynar denge unsuru sebebiyle. Takım dirençten uzaklaşmamış, kale önünde de iki forvet barındırmış olur.
Bu takım 3 ortasahaylan da, gayet rakibi baskı alabileceğini gösterdi. Sorun yine hücumdaki etkisizlikte. Yoksa çoğalma işi de tamamdır bir yerde...
İyi bir kenar forvet (ben artık uzak forvet yerine bunu kullanıyorum. sağ-sol forvet sonuçta bu adamlar. Hem forvet gibi oynasınlar, kaleye yakın olsunyar diyip hem de "uzak" diyince, anlatım bozukluğu oluyor sanki.) ve çok iyi bir merkezi forvet, bu takımı direkt şampiyon yapar. "Takım daha iyi olur" demiyorum bakınız...
Eldekilerden de en uygun kenar forvet Edu, en ideal merkezi forvet Pektemek. En ideal delici de, şüphesiz Quaresma.
Şu üçlüyü, Karabük & Eskişehir maçlarındaki pres odaklı takımın hücumunda görmek gerekir.
yarım kalan bir şeyler olmaz mı:)
bir de ben alves'i uzun uzun izlemeyi çok istiyorum. o kısacık iki maçta çok etkilendim elemandan. bize geliş şeklini ve miktarları bir kenara bırakıp baktığımda topla ilişkisi çok hoş. seksenlerin sonu ve doksanların başında türkiye'de futbol izlemiş herkesin içinde bir yerlerinde bu kalmıştır bence. bir adamın iyi futbolcu olup olmadığına topu durdurmasından karar veriyoruz (istop etmek:) ). topu ilk kontrolü ve kontrol sonrası tercihleri çok iyi. biraz onur'a benzettim o anlamda. onur'da kaybettiğimizi onda bulsak bari. yarını alves'i izlemek için heyecanla bekliyorum. onur+necip ikilisini düşünmüştüm hep. şimdi alves+necip ikilisi heyecanlandırıyor beni. alves yeterince sert olursa savunma anlamında mami'yi de zaman zaman orta sahada kullanıp (burası netameli, izleyip görmek lazım) sola da erkut'u atabiliriz ileride. tabi sağında yine ekrem dağ olacak :)
ha benim 4-4-2 korkum şöyle. simao+q7 olduğunda o oyunun 4-2-4 olacağı 2+2=4. 4-3-3'te orta sahada bir kişi fazla oluyoruz en azından.
Yahu, Amerika'yı yeniden keşfetmeye gerek yok. Quaresma iyileşene kadar Pektemek tek forvet oynar. Tıpkı BURAKzonspor gibi geri kalan oyuncular dinamizim ve delicilikleriyle ( Veli-Burak- Fernandes) bir şekilde golü bulacaktır. Yemişim Almeida'yı, Edu'yu. Taktiği de söylüyorum: 4-5-Pektemek. Eğer adamlarınız ikiye biri, boş alanı doldurmayı ve pas yüzdesini arttırmayı becerebiliyorlarsa zaten 4-3-3, 4-4-2 faso fiso arkadaşlar. Sahadaki dizilişi oyuncularınızın futbol bilgisi belirler. Oynamak istediğiniz sistem her ne olursa olsun öncelikli olan az önce bahsettiğim unusrlardır. Ve bunları en yapabildiğimiz maçlarda zaten tek başına Pektemek -sağlam dönerse Bebe elbette- yeter de artar bile.
Belediye ile oynarken bile savunma, denge diyoruz ya, pes. GS bu konuma geldiyse Fatih Terim'in cesareti ve korkusuzca hucum oynatmasi sayesinde geldi. Adamlar Samsun macinda Elmander'i orta sahaya cekip Selcuk'u tek onlibero birakti, 4-1-5 oynadi resmen, siz hala orta saha, denge, rakip bek karsilama vs diyorsunuz. Tamam, Schuster gibi cilginca oynamayalim, ama BJK bu kadar korkak olmamali. Orta sahada top cekirmekle birsey olmayacagini hala anlayamadik mi? Bu lig Ispanya ligi degil, biz de Barcelona degiliz. Bu ligde isler bol forvetle oynamakla, top sisirmekle, kaos futboluyla oluyor maalesef. 4-3-3, sistem, pozisyon alma, pas orani, pres, ucgen kurmak vs hikaye.
-Pektemek'ten kenar forvet olmaz.
-Simao ve Q7 den 4-4-2 kanadı olmaz.
-Ekrem den sağ bek olmaz.
-Veli den forvet arkası olmaz.
-Sidnei den stoper olmaz.
-Edu dan sağ açık olmaz.
-Almeida dan santrafor olmaz.
-Tayfur dan Teknik Kordinatör olmaz
-YD den hiçbişey olmaz.
ha ne olur derseniz, bu olur;
Cenk (Sweeper Keeper)
Hilbert (Wing Back)
Sivok (DC-Stopper)
Egemen (DC-Cover)
İsmail (Wing Back
Necip (Ball Winning MC)
Ernst (Box to Box MC)
Fernandes (Deep Lying Midfielder)
Q7 (Trequarista)
Pektemek (Poacher)
Edu (Defensive Forward)
başkada bişi olmaz....
gs-samsun maçını da beşiktaş haricinde kalan diğer maçlar gibi izlemedim. 4-1-5 dizilişi maç 2-0'a geldikten sonra ya herro ya merro şeklinde düşünülmüş olsa gerek.
sorunun sistemde değil oyuncularda olduğu açık bir gerçek, senin elinde minimum %30-35 yüzdesiyle son vuruş yapan en az bir oyuncu yoksa galip gelemezsin. az gol attığın bir durumda da en az gol yiyeceğin sistemi bulmak gerekli. yorumlar gbb maçı özelinde değil, daha genele, hatta geleceğe dönük. kısacası anamızın liginde de dışarıda da sağlam bir ortasahaya mahkumuz.
Zaten bakıldığı zaman, Galatasaray golleri de ağır baskı sonucu bulmuş gibi birşey söz konusu değildi. Birinde duran top devamında stoper önde kaldı, o attı.
Selçuk'un golde ceza sahasında 1 kişi var, dışarıda da 1. Tayfur'un dilendiği Kemal Tokak, önce topu verdi sonra gidip kaleciye perdeleme yaptı; seken top şutlandı. 3. golde rakip 9 kişi, ceza sahasında 3 GS'li olsa da kaleye tek yakın olan Baros; boşluğa hareketlenip güzel bir gol attı falan.
Biz Samsun maçında kalabalık olarak daha çevreledik rakibi aslında, ama etkili olamıyoruz işte. Elde Pektemek'ten başka, pozisyon bilgisiyle savunmayı zor duruma düşürecek bir golcü de yok. Yani 6 forvet oynayalım desek de, ceza sahasını karıştıramayacak gibiyiz.
Ama tabi, Terim orda en azından "bir şey" yaptı maçın dönemesi adına ve işe yaradı. Carlos'a da bu gibi maçlarda o birşeyi yapmadığı için eleştiriyoruz. Futbolun kanunu budur, eğer hiçbir şey yapılmadan bir 45 dakika bittiyse, ikinci yarıya en az 1, daha uygun olarak 2 oyuncu değişikliğiyle girilir. Takımda oynama yapılır. Ama biz bekliyoruz 55-60'a kadar.
Yukarıda olduğu gibi "faso-fiso, hikaye..." gibi kelimler kullanmasam da; gole yakın olamayışın orta sahayla hiç bir alakası olmadığını söylemeliyim. Sorun ortasahadan sonra başlıyor. Ceza sahası çevresinde ya Fernandes'in dediği gibi "hatlar arasında oynamayı bilen" bir forvet arkası olacak, ya da çok iyi iki kenar forvet. Yoksa oraya gelen top kuyuya düşüyor.
Schuster'den beridir özellikle küçük maçlarda ilk 45 dakikalrı çöpe atıyoruz. Sonra gol gelmeyince rakibin direnci artıyor son 20 dk bastırsak da gol atamıyoruz. Geçen sene içerdeki Karabuk, Kasımpaşa, Konya maçları buna örnektir.
Fişi önce çekmek lazım ilk 20 dk bir tane sıkıltırmak lazım sonrasında bu takım maç vermez, kolay kolay gol da yemez. Rakip üzerinize geldikçe fark olur. Biz ortasaha paslaşıp duruyororuz. Q7 olunca o yardırıyor, o da olmayınca tek alternatifin duran top. İlk 15-20 dk güzel bir baskı yapmalı, rakibi boğmalı ve bir gol sıkıştırmalı. Sonra çorap söküğü gibi gelir. (Gençlerbirliği maçı hariç) :)
@tannhauser
Bende az gol atmamizin nedeninin bu asiri kontrollu futbol anlayisi oldugunu dusunuyorum. GS Riera, dunku cocuk Emre Colak, Kazim, Elmander ile bunu yapabiliyorsa biz neden Simao, Quaresma, Almeida, Pektemek ile yapamayalim? Pektemek'in son vurus olarak Baros'tan asagi kalir olmadigini dusunuyorum, ama sen mutlaka 4-3-3 oynayayim, orta saha hakimiyeti bende olsun diyip Pektemek'i sag kanada hapsedersen o ozelligini gosteremez tabii.
@Cartalete
Bende onu diyorum zaten. Elimizdeki 3 orta saha oyuncusu ceza alanina girmez, elimizde kaliteli bir kenar forvet yok, elimizdeki tek gol vurusu iyi safkan striker sag kanatta harcaniyor. O zaman niye bu 4-3-3 israri?
Rüştü-Ekrem-İsmail-Sidnei-Egemen-İ.Toraman-Necip-Veli-Holosko-Simao-M.Pektemek.. İlk 11 bu. "Elenelim ama gençleri görelim." diye düşünürken gene "garantici" kadro ve tadımın kaçması.. Aferin Carlos hoca ne diyeyim...
Olsun, biz yine riske girmeyelim, mazallah. Bak hoca Toraman'i da orta sahaya koymus, ne guzel iste. Artik 80 dakika bos bos top cevirip 1-0 aliriz maci.
Koca 11'de, performansını merak edeceğimiz tek bir isim yok. Muhammed kadroya alınmamış zaten. Simao yerine Burak olsaydı bari.
BJK4EVER,
Pektemek'in sağda harcanması konusunda haklısın. Zaten burada "Pektemek sağ forvet olur mu?" sorusuna cevaben "olabilir" derken, ondan daha iyi bir santraforun gelme ihtimali üzerineydi. Şuan öyle bir durum yok, o yüzden ortada kalmalı.
Ben Beşiktaş'ın Karabük ve Eskişehir maçlarında olduğu gibi önde pres uyguladığı zaman, çoğu rakibe karşı ilk golü atacağını düşünüyorum. Ve sonrasında maçı koparabileceğini... Öyle bir oyunda ortasahalar da ceza sahsaı içinde ve çevresinde olabiliyor. Hatta sağbek Hilbert bile voleye geliyordu... Ama nedense deplasmanda bu uygulanmıyor, asıl sorun orada.
Tabi böyle durumda, yani pres uygulanamıyorsa zemin de kötüyse kolay yol seçilebilir; iki santraforlu ve uzun topa dayalı bir düzene geçilebilir. Ama ana sistemin 4-3-3 varyasyonlarıyla kalması bence en uygunu.
Arkadaş bu maçta da Burak,alves,mehmet akyüz,tanju 11 başlamıcak da ne zaman başlicak ,gerçekten merak içindeyim. Fikstürü en yoğun takım biziz ama en az oyuncu rotasyonuyla oynayan da biziz.Madem sezonu 15 oyuncuyla götürcez ne demeye aldık o kadar adamı.Hem ödediğimiz paraya yazık hem de adamların kariyerlerine yazıktır. Dün gs çıkardı 3 tane a2den genç oynattı biz a2yi bırak a takımdaki yedekleri bile göremiyoruz. eminim ki q7 dönünce gene o sene başındaki saçma simao-q7-almeida hücüm 3lüsüne dönecek Carvalhal.Tamam iyi hoş adam da artık kabak tadı vermeye başladı.
Kimse bana gönül koymasın.. Çok samimi bir şekilde, bütün kalbimle diliyorum ki : İnşallah eleniriz. Zaten yeterince Türkiye kupamız var. Almasan da olur bu sene. Ben bu gibi maçlarda gençlerimi göremeyeceksem, gene Simao- Toraman- Ekrem üçlüsüne kalmışsam ruhum zedeleniyor. Carlos hocam formdan düşenlerin başındadır. Bu sene bu saçma lig profilinde iki şeyi önemesiyorum ben : 1- Avrupa'da ilerlemek 2- Gençlerin katılımları.. Gerisi umrumda değil.. İzlemiyorum da maçı.. Mustafa kardeşim maç sonu yorumundan anlarım zaten..
Ciddi anlamda Carvalhal hakkindaki gorusumu olumsuz etkledi bu kadro. Mac trafiginden sikayet eden kisi Carvalhal, 0 rotasyonla oynayip dandik kupa macinda bile yedekleri oynatmayan da Carvalhal? Ne yaman celiski arkadas? Sinirlendim aksam aksam.....
Ersun Yanal'dan beri bu kadar rotasyon düşmanı bir adam görmedim.Bu gidişle aynı onun takımları gibi 2.yarıdaki düşüşümüz de yakındır.
Egemen ve İsmail'in net bir şekilde alternatifi yok. Birisinden biri, şöyle maçta sakata gelse telafisi olmaz. Ki sadece sakatlık olarak değil, refleks olarak kırmızı görmeleri durumunda da; Bursa hatta Antalya maçları riske atılır.
Keza Necip - Veli'den en azından biri ve Pektemek'in de risk edilmesinde gerek yoktu.
Herşeyin dışında, performansları vasatın üstünü aşarsa; Holosko - Pektemek Simao uyumunu merak ettiğim, ideal bir hücum üçlüsü. Keza Fernandes'siz Necip ve Veli, oyunu nasıl yönlendiriyor onu da bir görelim bakalım.
Valla carvahal beni yanıltmadı bu kadro seçimiyle. Kendisinden de bunu bekliyordum. Mehmet Akyüz e çok üzülüyorum gerçekten sene başında beklentim vardı ondan. Bu maçı kenara bırakırsak ben de asıl tercihimizin 4-3-3 olması gerektiğini düşünüyorum. Ancak Ankaragücü gibi takımlara karşı 4-2-3-1 de oynayabiliriz. Saha içersinde daha çok 4-2-4 gibi olabilir.
Göbekte Necip - Fernandes olacak. Sağda q7 solda veli, ortada Pektemek ilerde de Almeida. Almeida boş boş koşsun mesela rakip stoperleri oyalasın, onlarla boğuşsun Pektemek de arkadan fırsatçı özelliğini gösterir. Q7 kanattan yardırdığında ceza sahasına koşan bir adamımız daha olur. Top rakipteyken veli ortasahayı üçler.
Neden Ernst değil Necip konusuna gelince temposu daha yüksek, hırsı top çalma azmi vs. Bence zorluğu yüksek maçlar dışında ideal diziliş de olabilir.
Tekrar en başa dönersem istediğim 4-3-3 ise bugünkü 4-3-3 değil asla. Almeida merkezde tek başına olmuyor. Ya arkasında ya da yanında mutlaka destekleyici bir forvet lazım. Bence ya 4-3-3 ün sol kanadında oynasın ya da 4-4-2 oynayalım yanına Pektemek'i koyalım, ya da az önce bahsettiğim gibi 4-2-3-1 de yine arkasında pektemek olarak oynasın ya da oynamasın abi :)
artık bizim maçlara sadece 12 yaş altı kızları alırlar. tribüne odaklandım ben, maç filan izlemiyorum. tezahüratları dinliyorum. ikinci yarı kareografi de yaparlarsa süper olur.
Öncellikle sana tahammül edemiyorum Hosloko diye söze başlama istiyorum.Kendi evinde 90 dk boyunca rakibin oyununu kabullendikten sonra elesek ne elensek ne.
Carvahal doğru kadroyu bulmasının mecburiyetten olduğunu Simao iyileşince
direk ilk 11 e alarak göstermişti bu maçtada icraatlarına devam etti.
Simao Bursa maçında bu oyundan sonra bile ilk 11 de çıkarsa Carvalhal ile aralarındaki ilişkinin boyutunu sorgulamaya başlayacağım.
Ankaragücü maçında kurtarıcı diye oyuna alınan Burak ne düşünüyordur.
Kendini göstermek için fırsat kollayan Muhammed,Atınç artık ne hissediyordur bu sezona dair en ufak oynama umutları kalmış mıdır acaba?
Mehmet Akyüz hiç şans verilmeden ömründen bir sene çalındığını düşünüyor mudur?
Bu zihniyetle 1-1.5 ay içinde playoff şansımızı bile zora sokacak puan kayıplarının kapıda olduğunu düşünüyorum umarım yanılırım.
Beyler su mac bile bize sorunun forvetlerde olmadigini gostermis olmasi lazim. Eduya, Almeidaya yuklenmeyi birakmak lazim cunku ayni sey Pektemekede yapilacak daha fazla ilk 11 sansi buldugunda, adam bugun 1 pozisyonda bile yok. Onlarin yerine gelecek baska bir oyuncuda bu soruna ilac olmayacak.
Besiktasin Takim Beyni yok.
Rakip kapalida oynamadi gayet acik oynadilar ama hucum sistemi veya duzeni diye birsey goremiyorum ben. Hucum duzeni dedigimdede bunun sorumlusu forvetler degil ortasaha ve kanat adamlaridir. Quaresma'nin gelmesi lazim ama onunda ne kadar devamlilik saglayabilecegi artik mechul. Devre arasinda biraz daha cabuk olunsaydi belki ucuza bir kac adam katilirdi takima ama o konudada Tayfur Beyler transfere gerek olmadgina karar verdi.
Ben playofflara kadar boyle oynayacgimizi tahmin ediyorum, isler ciddilesince belki herkes gercek kimligine burunur bizde biraz futbol seyrederiz.
Yorum Gönder