Enver Cenk Şahin

cenk şahin
Tümer Metin’den sonra Zonguldak’ta yetişen bir başka özel solağın resitalini izledik Türkiye U-20 takımında… Topu ayağına alır almaz tereyağı gibi eriyip, çizgiye indiği ve Salih’e attığı müthiş pasla süslediği anla başladı o resital. Sonrasında ise savunma arkası koşularıyla, o patlayıcı süratini daha da ölümcül kullanarak iki gole imza atışı…

Uzun mesafeli paslara çok iyi hareketleniyor, o zamanlamayı çok iyi biliyor Cenk. Aynı zamanda kısa mesafede de müthiş hızlanıyor. The Prestige filminde, ikizlerin bir kapıdan inip, diğer kapıdan çıkması gibi bir numara yapıyordu sanki. Ama onun sahada bir ikizi yoktu, bizzat kendi hızıydı!


Rahatlıkla çizgiye inmesi, savunma arkasına sarkması, adam eksiltmesi pek dert değil Cenk Şahin için. Şayet, bugün olduğu gibi o ataklarını pas ve şut olarak doğru sonlandırmaya devam edecek olursa; artık ona “Robben'i andırıyorsun” dediğimizde, FFT röportajında olduğu gibi mahcup ve mütevazı gülümsemesine gerek kalmayacak. Zira bizzat o seviyeye yaklaşacaktır…

İstanbul BB, Zonguldak kaynaklarındaki en değerli elması bulmuş meğer…

FourFourTwo.com.tr

10 yorum:

utaman dedi ki...

Merhaba Mustafa,
Sezon öncesi yazıları için ortamın biraz daha netleşmesini bekliyorsun galiba. Senden Beşiktaş okumayı özledik. :)
Vedat Bora'yı transfer ettiğimize dair haberler var. Bilgin var mıdır? Önder Özen'in çok istediği bir oyuncu olduğu söylenmiş. Şu videoyu izleyince heyecanlandırıyor insanı.
http://www.youtube.com/watch?v=S3UfuDzBkfs

Cartalete dedi ki...

Çocuk çok iyi görünüyor hakikaten. Yeni nesil derindeki oyun kurucu; Verratti, Kovacic model.

orion dedi ki...

Üstad, Prestige ile ilgili spoiler vermeseydin iyiydi ama neyse artık.. :)

Cartalete dedi ki...

10 senelik film, herkes izlemiştir diye düşündüm ama evet, fena spoiler oldu kusura bakmayın :)

Batistuta35 dedi ki...

Biliç, yeni sezon oyun planı nasıl olur, olası transferler vs ile ilgili bi yazı gelir mi acaba? Beşiktaş okumayı özledik senden

Cartalete dedi ki...

Haklsın, konular kabardı.

beagle dedi ki...

Yeni feda sezonu gibi görünüyor. Ama Önder Özen idaresi umuduyla.

Transfer haberlerine bakınca Pedro Franco,Ömer Şişmanoğlu, Gökhan Töre ve Tolga Zengin katılıyor gibi görünüyor.Toplam bonservis bütçesi 7-7,5 milyon Euro ediyor. Bir o kadar daha bütçe kaldığına göre 1 solbek, 1 önlibero ve 1 yabancı forvet bekliyoruz galiba.

Franco beni çok umutlandırıyor. Escude ile inanılmaz iyi olabilirler. Ya da yanına koyabileceğimiz Berat,Veysel belki toparlanmış Ersan seçeneklerimiz olacak. Sivok bir seçenek değildir :)

Bekler ve önlibero konusundaki "rahat"lığımızı hayretle izliyorum. Ya Necip'i sağbeke devşirme önerimi kabul ettiler ya da solbek solbek derken sağbekden çökecek bir kumar oynuyoruz.
Önlibero işi muamma. 4-4-2 oynacaksak melo/ersnt tarzı biri lazım ki alınabilir fiyata bu dakikadan sonra imkansız.

Töre ve eldeki Olcay performansı ile 4-3-3 bir süre daha zorlanacak gibi. Belki Ömer şişmanoğlu bir nebze çözer ama pivot işini yeterli yapabileceğini sanmıyorum. Daha Bobo tarzı bir adam.

4-3-3 e göre tasarım yapıyorsak şut çekemeyen Oğuzhan, ceza alanına girmeyen Fernandez, futbolu bırakası Veli, yetmeyen Necip orta sahası kalıyor. Tek iyi iş yapabilecek, biraz daha güçlenmiş Oğuzhanın merkez çember içinden top dağıtması. Yani arkasına sert adam, önüne ise gol yolunda etkili (şutu, rakip ceza alanına girişi olan biri lazım. Sergen, Lincoln, Alex vb)

Fernandez ve Almeida'nın bu sistemler için misyonlarının dolduğunu düşünüyorum. Almeida belli ki satış yollarında ama Fernandez için "yıldız" saplantımız sürüyor. Hangi mevkide yıldız ben hala çözemedim.

Gene 4-3-3 türevlerinde Mustafa Pektemek elde patlıyor. Töre'nin ise Olcay veya Holosko'yu kesemeyeceğini düşünüyorum.


Rasyonel gözüken 4-1-3-2 veya 4-2-3-1 gibi birşeyler oynamamız. Biraz eldeki malzeme ve dedikodulara göre çalışırsak

4-1-3-2
Tolga (Cenk)
Necip(toraman) Pedro Escude Solbek
Önlibero (yab)
Fernandez(Töre,Necip)-Oğuzhan-Olcay
Mustafa-Ömer(Holosko veya Almeida)

4-2-3-1
Tolga (Cenk)
Toraman(sağbek) Pedro Escude Solbek
Necip + Önlibero(Yab)
Töre(Oğuzhan)-Fernandez-olcay
Almeida(Pektemek veya Ömer)

İkinci seçenek olan 4-2-3-1 in bizi gene hasta edecek verimsizlikte olacağını düşünüyorum. Hilbertin gittiği unutulmamalı. Takımı hücuma taşıyan adamların en iyilerindendi.

Birinci seçenek 4-1-3-2'de Önliberoyu biraz hareketli ve en az 180 boylu bulursak yaratıcılık, ve fizik açısından rekabetçi bir takım olabiliriz umudum var. solbekin en az ismailin iyi zamanı kadar dinamik olması da gerekli. Yoksa bu takım tipine bir ağırlık çöker.

Övünç Şentürk dedi ki...

Kranjcar-Rakitic-Modric'i aynı anda sahaya sürebilen bir adamın varlığı söz konusu.

Neler yapabileceğini kestirmek gerçekten zor.

Önder Özen'in futbolcu izleme dışında rakipleri izleme konusunda nasıl bir yaklaşımı olacağını ve Türk futbolu hakkında Biliç'den çok tecrübeli olmasının , Biliç'in maç çözümlerine etkisini çok merak ediyorum açıkçası.

Biliç'in profesyonellik anlayışının Türkkiye standartlarının çok üzerinde olduğunu düşünürsek yine bu noktada ilk toplantısında disiplin ve çalışma ahlakından hiç taviz vermeyeceğinin altını çok net çizen Önder Özen'in devrede olacağını ön görebiliriz.

Bir konuda umutluyum hem Biliç hem ÖZen karşısındakini saygı ile dinleyen düşüncelerini empoze etmeye çalışmaktan çok çözüm üretmeye çalışan adamlar.Bu bağlamda Biliç'in , Fatih Terim usukü ders almam veririm tarzından ziyade , Önder Özen'in teknik konulardaki bilgi ve tavsiyelerinden de faydalanacağına ve bunun hem onu hem Beşiktaş'ı daha iyi yerlere getireceğine inanıyorum.

Yazının asıl konusuna gelirsek , 2 maçla fikir oluşturmak çok zor sen belki öncesinde de takip etmişsindir ama abi bu eleman Frei'den iyi değil kesinlikle onu çok net söyleyebilirim :)

Cartalete dedi ki...

Frei ilk maçta araziydi ama ikinci maç oyuna girdikten sonra takımdaki tek iyi işleri yapan adam oldu. Ama Cenk'le onun aldığı alt yapı eğitimini de unutmamak gerekir :)
Ben kısa mesafede bu kadar hızlanan bir adamı görmemiştim son yıllarda.

Basar dedi ki...

Selamlar;

Biliç,
kaleci antrenörü Jose Sambade Carreira,
Ömer Şişmanoğlu,
Gökhan Töre...

yazacak, tartışacak çok konu var. Cezamıza değinmiyorum, yapılan hamleler üzerine konuşup tartışsak. Açıkcası bu yıla -ceza almış ve stadyumsuz girsek bile- daha pozitif bakıyorum.